Examples of using "Lavó" in a sentence and their turkish translations:
Tom arabayı yıkadı.
Tom kendini yıkadı.
O bir halı yıkadı.
Araban Ken tarafından yıkandı.
Araba Ken tarafından ne zaman yıkandı?
Tom yüzünü yıkadı.
Tom bulaşıkları yıkamadı.
Bu araba ne zaman yıkandı?
Tom tüm havluları yıkadı.
Tom bugün bir sürü çamaşır yıkadı.
Tom bu sabah arabayı yıkadı.
Bulaşıkları yıkadı ve onları kuruladı.
Tom, Mary için bulaşıkları yıkadı.
- Mary saçını yıkamadı.
- Mary saçlarını yıkamadı.
Profesör sakince ellerini yıkadı.
Bütün elbiselerimi anneme yıkattım.
Tom öğle yemeğinden önce bulaşık yıkadı.
Tom ellerini ve yüzünü yıkadı.
Tom yüzünü ve ellerini yıkadı.
Tom arabayı yıkamak zorunda değil. Mary onu zaten yıkadı.
Tom yeni gömleğini yıkadığında çekti ve şimdi uymuyor.
Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.