Examples of using "Ingresar" in a sentence and their turkish translations:
Doktora derecesini almak kolay olmayacak.
Biraz para yatırmak istiyorum.
Birçok öğrenci en iyi üniversitelere girmek için yarışıyor.
Üniversiteye gitmeyi düşünüyor musun?
program toplantıya girmeden önce sizden onay alıyor
Meksika vatandaşının kesinlikle Amerika'ya alınmayacağını ve giremeyeceğini söyledi