Examples of using "Imponente" in a sentence and their turkish translations:
Tören etkileyiciydi.
Harika görünüyorsun!
Her kentin heybetli bir katedrali vardır.
Gerçekten çekici görünüyorsun.
O elbise onun üzerinde çarpıcı görünüyor.
Kahirenin heybetli Zuwila kapısında sallandırılmasını emretti.
Mary kesinlikle şahane görünüyor.