Examples of using "Iban" in a sentence and their turkish translations:
Onlar nereye gidiyorlardı?
başvurusundan reddedilmek olabilir,
Onlar hastaneye gittiler.
Onlar hangi yönde gidiyorlardı?
Gelmeyecek miydiler?
El ele gittiler.
Sevenler kol kola yürüyordu.
Onlar gitti.
Onlar Tom'u öldüreceklerdi.
alınmayacağımdan korkuyordum.
ve çocuklar orada oynamak zorundaydı."
İşi bana teklif edeceğini düşünmüştüm.
İşlerin daha iyi olacağını düşündüm.
Onlar seksen kilometre yapıyorlardı ve bizi geçtiler.
Sözlerim size yönelik değildi.
Kredi çekmeye gidiyordu, adeta kapıdan kovuyorlardı.
Onlar bir parti vereceklerini duyurdular.
O gemide kaç kişi vardı?
uçabileceğini sanıp pencereden atlayanlar gelebilir.
Kiramızı yükselteceklerini duydum.
Birlikte okuldayken Peter Pearl ile karşılaştı.
Tom ve Mary'nin evleneceğini düşündüm.
Onlar lisedeyken Tom önce Mary ile tanıştı.
Tom ve Mary birbirlerinin karşısına oturmuştu.
Batan gemide kaç tane denizci vardı?
Kedi yavrusu yuvarlanan sikkeleri kovalamayı severdi.
Geç kalacağını biliyordum.
herkes köyünden kentinden İstanbul'a gidiyordu meşhur olmak derdine
Yabancı turistler otobüse oturup pencereden dışarı baktılar.
her bir kıdemli liderin görsel nitelikteki çöp adamları.
Zaten herkes Tom ve Mary'nin boşanacağnı biliyor gibi görünüyordu.
eğer dümdüz gitseydi antartikaya varır ve sınırda dururdu diyorlar
Arabaki herkes arabadan çıkmak ve bacaklarını germek istediğini söyledi.
Tom ve Mary birlikte yürüyüşe gitselerdi, kötü bir şey olacağını biliyordum.
Uçak patladı ve okyanusa düştü ve uçaktaki herkes öldü.