Examples of using "Enseñarte" in a sentence and their turkish translations:
Sana ne öğretebilirim?
Tom sana bir şey göstermek istiyor.
Nasıl avlanılacağını sana öğretebilirim.
Size dilimi öğretebilirim.
Klaus sana Almanca öğretmeyi kabul etti mi?
Sana gösterecek bir şeyim var.
Sana bir şey öğretmek istiyorum.
Nasıl araba süreceğini sana öğretebilirim.
Sana bazı terbiyeler öğretmek için buradayım.
Ah, sana göstereyim.
Size göstermek istediğim bir şey var.
Ofisimde sana bir şey göstermek istiyorum.
Sana biraz karate öğreteceğim.
Sana bir şey göstereceğim.
Ne yazık ki sana bazı terbiyeler öğretmek zorunda kalacağım, Tom.