Translation of "¡enciende" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "¡enciende" in a sentence and their turkish translations:

- Enciende la tele.
- Enciende la televisión.

Televizyonu aç.

Enciende el auto.

Arabayı çalıştır.

Enciende las velas.

Mumları yakın.

Enciende las luces.

- Işıkları aç.
- Lambaları yak.

Enciende la radio.

Radyoyu aç.

Enciende la televisión.

Televizyonu aç.

- Enciende la radio, por favor.
- Enciende la radio por favor.

- Lütfen, radyoyu aç.
- Lütfen radyoyu aç.

Enciende una vela, por favor.

Lütfen bir mum yakın.

Enciende el televisor, por favor.

Lütfen televizyonu aç.

Por favor, enciende la televisión.

Lütfen televizyonu aç.

- Enciende la radio.
- Prendé la radio.

- Radyoyu aç.
- Radyoyu açsana.

Enciende la luz. No veo nada.

Işığı aç. Hiçbir şey göremiyorum.

- Encienda la candela.
- Enciende la vela.

- Mumu yak.
- Kandili yak.

- Pon la radio, por favor.
- Enciende la radio, por favor.
- Por favor, enciende la radio.

- Lütfen radyoyu açar mısın?
- Lütfen, radyoyu aç.

Enciende las luces en el momento justo.

ışıklarını doğru zamanda açıyor.

Enciende las luces, si no, no puedo trabajar.

Işıkları aç, yoksa çalışamam.

- Enciende el televisor, por favor.
- Enciende la televisión, por favor.
- Por favor enciende la televisión.
- Por favor, prende la televisión.
- Por favor, prenda la televisión.
- Por favor, prendan la televisión.

- Lütfen televizyonu aç.
- Lütfen TV'yi açın.

La calidad disminuye ligeramente cuando se enciende el micrófono

mikrofon açıldığında kalite birazcık düşüyor

La luz roja se enciende en caso de peligro.

Kırmızı lamba tehlike halinde yanar.

Cuando Tom sale de noche, enciende la alarma antirrobo.

Tom gece gittiğinde hırsız alarmını açar.

Por favor, apaga la radio y enciende la tele.

Lütfen radyoyu kapatın ve televizyonu açın.

Enciende su micrófono y escucha su voz en otras personas

onun mikrofonunu açıyor ve sesini alıyor diğer insanlarda duyuyor

- Encienda la luz, por favor.
- Enciende la luz, por favor.

Işığı aç, lütfen.

- ¡Por favor, da la luz!
- ¡Enciende la luz, por favor!

Lütfen, ışığı aç!

Si te entra miedo por la noche enciende la luz.

Eğer gece karanlıktan korkarsan lambayı yak.

Se ha puesto oscuro. Por favor, enciende la luz por mí.

Hava karardı. Lütfen benim için ışığı açar mısın?

- Enciende el televisor, por favor.
- Por favor, enciende la televisión.
- Por favor, prende la televisión.
- Por favor, prenda la televisión.
- Por favor, prendan la televisión.

Lütfen televizyonu aç.

Antes de doblar, enciende tu luz intermitente para advertir a los otros usuarios.

Dönmeden önce diğer sürücüleri uyarmak için sinyal lambalarını yak.

- Oprime el botón verde y la luz se enciende.
- Aprieta el botón verde y la luz se prende.

Yeşil butona bas ve ışık yanacaktır.