Translation of "Vela" in Turkish

0.026 sec.

Examples of using "Vela" in a sentence and their turkish translations:

Él sopló la vela.

O, mumu söndürdü.

Cecil encendió una vela.

Cecil bir mum yaktı.

Tom sopló la vela.

Tom mumu söndürdü.

Tomás encendió una vela.

Tom bir mum yaktı.

Tomás encendió la vela.

Tom mumu yaktı.

La vela se apagó sola.

- Mum kendiliğinden söndü.
- Mum kendi kendine söndü.

Enciende una vela, por favor.

Lütfen bir mum yakın.

La vela se está derritiendo.

Mum eriyor.

Una vela iluminaba la habitación.

Bir mum odayı aydınlattı.

Esta vela no es blanca.

Bu mum beyaz değil.

Esa vela no es blanca.

Şu mum beyaz değil.

Encendió una vela en la oscuridad.

O, karanlıkta bir mum yaktı.

- Encienda la candela.
- Enciende la vela.

- Mumu yak.
- Kandili yak.

Nada más no enciendas esa vela.

Sadece o mumu yakma.

- Este banco siempre vela por sus intereses.
- Este banco siempre vela por sus propios intereses.

Bu banka her zaman kendi çıkarlarını gözetir.

También me encanta diseñar barcos de vela.

Yelkenli tasarlamayı da seviyorum.

No puedo encender esta vela. Está mojada.

Bu mumu yakamıyorum. O ıslak.

Cuando sopló el viento, la vela se apagó.

Rüzgar estiği an mum sönüverdi.

Cuando yo muera, no quiero llanto ni vela.

Öldüğümde arkamdan ağlanıp mum yakılmasını istemiyorum.

Tomás encendió una vela y bajó al sótano.

Tom bir mum yaktı ve bodruma indi.

Comienzas a construir una vela para capturar la suerte.

Şansı yakalamak için bir yelken yaparak başlayın.

El viento apaga la vela pero aviva el fuego.

Rüzgâr mumu söndürür, yangını alevlendirir.

Parece que hoy voy a pasar la noche en vela.

Bu akşam tüm gece uykusuz kalacağım gibi görünüyor.

La vela se hacía más y más corta, hasta que se apagó.

Sonunda sönünceye kadar, mum gittikçe küçüldü

- El viento de proa soplaba contra la vela.
- El viento de proa sopló contra el velamen.

Karşıdan esen rüzgar yelkenliye karşı patladı.