Examples of using "ученики" in a sentence and their turkish translations:
Bütün öğrenciler mevcut.
Tüm öğrenciler oradaydı.
Tüm öğrenciler partiye katıldı.
Ama benim öğrencilerim üçüncü sınıftalar,
Öğrenciler otobüs bekliyorlardı.
Öğrenciler öğretmenlerini selamladı.
Öğrenciler işi kendileri yaptılar.
Öğrenciler tembel.
Onun öğrencileri çok çalışıyor.
Bütün öğrenciler sınavı geçti.
Öğrenciler öğretmenlerine itaat etmedi.
Öğrenciler gitti.
Öğretmen öğrencileri tarafından çevriliydi.
Bütün öğrenciler derhal konuşmaya başladı.
Öğrenciler mutlu ama öğretmenler değil.
Öğrenciler sınıfta toplandı.
Birkaç öğrenci onun adını biliyordu.
öğretmen ve öğrenciler müzede.
Öğrenciler öğretmenin açıklamasını anlamadı.
Vekil öğretmen öğrenciler tarafından zulmedildi.
Öğrenciler aptalca sorularla öğretmeni rahatsız etti.
Öğretmen geliyor ve öğrenciler susuyorlar.
Birleşik Devletler'de öğrenciler toz toprak içinde oturmak zorunda değiller.
Öğrenciler yaz tatilini iple çekiyorlar.
Öğrenciler birbirlerine kağıt atıyorlardı.
Bütün öğrenciler mevcut değildi.
Okuldaki tüm öğrenciler beni tanır.
Sınıftaki bütün öğrenciler Bay Smith'i sever.
Bütün öğrencilerim dün bizimleydi.
Bütün öğrenciler mevcut.
Onun dediğini çok az öğrenci anlayabildi.
Her öğrenci saat altıya kadar okuldan ayrılmak zorundadır.
Öğrenciler ailelerine hiçbir şey söylemek istemedi.
Bu okulda öğrenci misiniz?
Okulumuzdaki öğrencilerin hepsi Fransızca öğrenirler.
Okul kuralları öğrencilerin okul üniformaları giymelerini gerektiriyor.
Dersim var. Öğrencilerim beni zaten bekliyor.
Sınıftaki bütün öğrencilerin onunla aynı fikirde olmasının sebebi budur.
Yeni öğretmen sınıfa girer girmez öğrenciler alkışlamaya başladı.
Biz hepimiz öğrenciyiz.
O, sınıfında başka bir öğrencinin çalıştığından daha çok çalışır.
O öğrenciler sınıftalar.
fakat bunun, bu insanların yaptıkları eserlerle ne ilgisi var?
Sınıfındaki herhangi bir öğrenci kadar çok çalışır.
Bunlar benim öğrencilerim.
O okuldaki öğrenciler üniforma giyerler.
Diğer öğrenciler çok gürültü yaptığı için Tom öğretmenin ne dediğini duyamıyordu.
Öğrencilerimin hepsi beni ilk adımla çağırır.
Utangaç öğrenciler çoğunlukla daha düşük notlar alır.
- Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim.
- Ben sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladılar.