Examples of using "судить" in a sentence and their turkish translations:
Yargılayacak kişi ben değilim.
Kimi yargılayacaksın?
Sen beni kime yargılatacaksın?
Bir insanı elbiseleri ile yargılamamalısın.
Seni yargılamayacağım.
Onlar beni yargılayamadı.
Sen hangi hakka dayanarak yargılıyorsun bakalım?
Bir insanı görünüşü ile yargılamamalısın.
nasıl da istekli olabileceğimizle ilgili.
- Ben kim oluyorum da onu eleştireyim?
- Onu eleştirmek ne haddime!
Kimsenin seni yargılamaya hakkı yok.
Söyleyebildiğim kadarıyla, Tom kötü bir insan değil.
Bazı dindar insanlar çok yargılayıcı olabilir.
Bildiğim kadarıyla Tom yalan söylemiyor.
Bildiğim kadarıyla, hiç kırık kemik yok.
Bir insanı görünüşlerine göre yargılamamalısın.
Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.
evet, özbildirim davranışsal bir üründür.
Titreşimler aracılığıyla şeklini ve boyutunu kestirebilir.
Bir insanı görünüşü ile yargılamamalısın.
Bildiğim kadarıyla, o dürüst ve güvenilir.
İyi tanımıyorsan, bir kişiyi yargılayamazsın.
Bu benim söylemem için değil.
Bir kişiyi giydiği giysiden dolayı yargılama.
Bu ikisine bakınca aynı şeyi daha önce yaşamadınız.
Bir insanı görünüşüne göre yargılama.
Aksanına bakılırsa, o Osaka'lı olmalı.
Bana göre o biraz tuhaf.
Tom Mary'nin aksanına bakarak onun bir yerli olmadığını söyleyebiliyordu.
Vaziyetine bakılırsa, bir dilenciye benziyor.
Bir kişinin nasıl biri olduğunu onun arkadaşlarına bakarak söyleyebilirsin.
Okyanus araştırmasının geleceğini onun geçmişiyle tahmin edeceksek birçok heyecan verici keşifleri elbette dört gözle bekleriz.
Tanrı, Oğlunu dünyayı yargılamak için dünyaya göndermedi; dünya onun aracılığıyla kurtulsun diye gönderdi.
Kimsenin alnında ne olduğu yazmıyor.