Examples of using "становишься" in a sentence and their turkish translations:
Sen tembelleşiyorsun!
Biz içerken birbirimize açılırız.
Her yıl biraz daha yakışıklı oluyorsun.
Ne kadar yaşlanırsan, yeni bir dili öğrenmek o kadar zor olur.
Ne kadar yaşlanırsanız, uykuya o kadar az ihtiyaç duyarsınız.
Ne kadar çok çikolata yersen o kadar çok şişmanlarsın.
İşte o zaman ''graced'' olmuş olacaksınız.
Pasaportundaki fotoğrafa benzemeye başladığında bir tatile gitmelisin.
Her gün gittikçe güzelleşiyorsun.
Sen gençleşmiyorsun.
Yaşlanıyorsun.