Examples of using "проводил" in a sentence and their turkish translations:
Onu eve götürdüm.
- Arkadaşımı istasyona kadar uğurladım.
- İstasyona kadar arkadaşıma refakat ettim.
Onu eve götürdüm.
Tom Mary'ye kapısına kadar eşlik etti.
O bana salona kadar yol gösterdi.
O, saraya kadar bana rehberlik yaptı.
Tom Mary'ye eve kadar eşlik etti.
- Tom Mary ile kapıya kadar yürüdü.
- Tom Mary'ye kapıya kadar eşlik etti.
Tom Mary'ye arabasına kadar eşlik etti.
Tom'u havaalanında yolcu ettim.
Afrikan Amerikalı bir çöpçünün kızıyım.
Kapıya kadar onunla ilgilenmene gerek yoktu.
Onlarla birlikte çok zaman geçirdim.
Onunla birlikte çok zaman geçirdim.
Onunla birlikte çok zaman geçirdim.
Tom Mary ile otobüs istasyonuna doğru yürüdü.
Tom vaktinin çoğunu okuyarak geçirdi.
Tom çok uzun bir zamanını çalışarak gecirdi.
Mary onun evine yürümemi istiyor mu?
Boston'da hiç zaman geçirdin mi?
Tom dün gece Mary'yi eve götürmüş olabilir.
Tom'un sana etrafı gezdirmekten mutlu olacağına eminim.
Çocuk göle taşlar fırlatarak zaman geçirdi
- Tom eskiden büyükannesiyle çok zaman geçiriyordu.
- Tom eskiden anneannesiyle çok vakit geçirirdi.
Tom zamanın çoğunu balık tutarak geçirdi.
Ben bir çocukken burada çok vakit harcadım.
Üzücü haber geldiğinde çok iyi vakit geçiriyordum.
Tom, Mary'yi eve götürdü.
Mary Tom'un çocuklarıyla biraz daha zaman geçirmesini istedi.
Tom büyük ebeveynleriyle çok zaman geçirirdi.
Tom birlikte zaman geçirdiği kadının kocası tarafından öldürüldü.
Keşke Tom evde daha fazla vakit geçirse.
Tom arşivlerde günlerce vakit geçirdi ve geceleri makaleler yazdı.
Tom Mary'yi metro istasyonuna kadar gezdirdi.
Çoğu vakit siz rahat uyuyabilin diye nöbet tuttum.
- Saatlerce kitap okudum.
- Kitapları okurken saatler harcadım.
Hiç burada kış geçirdin mi?