Examples of using "пошел" in a sentence and their turkish translations:
Yine kar yağmaya başladı.
O bir yürüyüş için dışarı çıktı.
- Nereye gitti?
- O nereye gitti?
Az önce kar yağmaya başladı.
- Gitmeyi tercih etmiyorum.
- Gitmemeyi tercih ediyorum.
Dün Tom gitmedi.
Birden şiddetli yağmur başladı.
Tom Mary'yi aramaya gitti.
Yağmur yağmaya başladı ve o ıslandı.
Her zamankinden daha geç yatmaya gittim.
Ondan sonra, o, eve gitti.
Tom'un hangi yola gittiğini gördün mü?
Tom muhtemelen Mary'nin evine gitti.
Tom Mary'yi görmeye gitti.
Tom'la yüzmeye gittim.
Tom'un evine gittim.
Sonunda yağmur yağmaya başladı.
Tom, Mary'yle konuşmaya gitti.
Yoksa Ay'a gidilmedi mi?
Borsamız tepetaklak gitti
Berthier, babasının izinden
Birçok hafta kuru kaldıktan sonra yağmur yağdı.
Ben arkadaşımın gösterdiği yönde gittim.
Oraya gitmemi ister misin?
Arkadaşımı yolcu etmek için istasyona gittim.
Tom'la üniversiteye gittim.
- Tom en büyük kartını oynadı.
- Tom en büyük kozunu oynadı.
Tom ayağa kalktı ve pencereye doğru yürüdü.
- Tom ile okula gittim.
- Ben okula Tom'la gittim.
O kendi yoluna gitti, ben de kendiminkine gittim.
Babasının yerine oraya o gitti.
Tom Mary ile birlikte kiliseye gitti.
Tom'la sörf yapmaya gittim.
Grip olmasına rağmen, o, işe gitti.
Yağmura rağmen dışarı çıktı.
Nereye gidersem gideyim, ben kaybolurum.
Tom'la gece balıkçılığına gittim.
Tom'u beklemekten usandım, bu yüzden eve gittim.
Tom'la gitmemi ister misin?
Tom'la konuşmak için oraya gittim.
Arkadaşımı uğurlamak için istasyona gittim.
Dün okuldan sonra doğruca eve gittin mi?
Sanırım Tom'la gitsem iyi olur.
O yorgun olduğu için, yatmaya erken gitti.
Tom Mary'nin evine gitmedi mi?
Tom babasıyla birlikte sinek balıkçılığına gitti.
35 yaşında askere gitti
Hey, nereye gidiyorsun?
Tom, Mary ile çıkmazdı.
Tom uyumaya gitmedi.
O, yatmaya erken gitti.
Ben nehre gittim.
Bakın, burası dikleşiyor. O taraftan aşağı inmezdim.
Çok yorgun olduğumdan, erkenden yattım.
Çeki alır almaz bankaya gittim.
Tom babasının ayak izlerini takip etti ve bir avukat oldu.
O her nereye gitse, köpek onu izledi.
Tom tezgaha gitti ve her ikimiz için bir içki aldı.
halk gerçekten imama inanmadı arifin peşine gitti
çocuğum ilk okula gitti bakın nasıl ders çalışıyor diye videosunu paylaşan
Tom yiyecek bir şey almak için yakındaki bir markete gitti.
Leanne ile süpermarkete gittim ve tavuk nuggetler satın aldım.
Tom sonunda bir doktora gitti.
Üniversiteye gittiğinde Steve Jobs bu durumu biliyordu zaten
O, iyi hissetmediği için okuldan dönüşte evde kaldı.
Daha da kötüsü, kar yağmaya başladı.
- Babanın nereye gittiğini biliyor musun?
- Babanın nereye gitmiş olduğunu biliyor musun?
- Baban nereye gitti, biliyor musun?
- Tom ayağa kalktı ve pencereye doğru yürüdü.
- Tom ayağa kalktı ve pencereye gitti.
İlkbaharın sonlarında bir öğleden sonra, Tom yüzmek için dışarı çıktı ve tekrar asla görülmedi.
Yatmaya gitti.
Yağmur yağdığı için gitmedim.
Hasta olmasına rağmen, okula gitti.
Bugün yorgundum, o yüzden erkenden yatmaya gittim.
Babamı karşılamak için havaalanına gittim.
Kayin RAB'bin huzurundan ayrıldı. Aden bahçesinin doğusunda, Nod topraklarına yerleşti.
Evden çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.
O nereye gitse karısı onunla birlikte gider.
Modern bir dram izlemek için tiyatroya gittim.
Tom'u aramaya gitsem iyi olur.
Zerdüşt otuz yaşındayken yurdunu ve yurdunun gölünü terk edip dağlara çıktı.
Çocuk hastalığı nedeniyle dün okula devamsızlık yaptı.
Sadece Tom'un nasıl hissettiğini bilseydim, Mary ile çıkmazdım.
Düşündüm ki sen Tom'un nereye gittiğini biliyor olabilirsin.
Oraya gitmedi.
Nereye gidiyorsun?
Her zamanki gibi saat onda yatmaya gitti.
Çok uzaklaşmamıştım ki, yağmur yağmaya başladı.
O gün soğuktu ve dahası yağmur başlamıştı.
Tom'la gitmedim.
Annem ıslak saçla dışarı çıktığım için nezleye yakalandığımi söyledi.
- Neden Tom'la gitmedin?
- Neden Tom'la gitmediniz?
- Neden Tom ile gitmedin?
- Neden Tom ile gitmediniz?
Seninle gelmemi ister misin?
Benimle gelmeni istiyorum.
Tom'la gitmeni istiyorum.
Tom'la kendim konuşmaya gitmemi ister misin?