Examples of using "пасты" in a sentence and their turkish translations:
Spagetti desen yok, makarna desen yok --
Mary diş macununun kapağını açık bıraktığında, bu Tom'u kızdırıyor.
Tom, Mary'nin ona süpermarketten biraz diş macunu ve tuvalet kağıdı getirmesini istedi.
Tom bir kaşık dolusu fıstık ezmesi yedi.
Spätzle bir çeşit alman pastasıdır.