Examples of using "опоздаем" in a sentence and their turkish translations:
Çabuk! Biz geç kalacağız.
Geç kalacağız.
Geç kalacağız.
Okula geç kalacağız.
Acele et yoksa geç kalacağız.
Tekrar çok geç kalacağız.
Geç kalmayacağız.
Biz sınıfa geç kalacağız.
Akşam yemeğine geç kalacağız.
Konsere geç kalacağız.
Biraz geç kalacağız gibi görünüyor.
Çabuk ol, yoksa treni kaçıracağız.
Sana geç kalacağımızı söyledim.
Maalesef okula geç kalacağız.
Şimdi gidelim. Aksi halde, geç kalacağız.
Sanırım geç kalacağız.
Geç kalacağımızı biliyordum.
- Acele et. Aksi takdirde, öğle yemeği için geç kalacağız.
- Acele et. Öbür türlü öğle yemeğine geç kalacağız.
Acele etmezsen tekrar geç kalacağız.
Ben Tom'a geç kalacağımızı söyledim.
Yayan geç kalırız.
Acele et yoksa treni kaçıracağız!
Onlara geç kalacağımızı söyledim.
Ona geç kalacağımızı söyledim.
Ona geç kalacağımızı söyledim.
Umarım uçuşumuzu kaçırmayız.
Acele etmezsek geç kalacağız.
Geç kalacağız.
Bu tren gecikirse, biz Kobe'deki bağlantımızı kaçıracağız.
Sabah 10'dan önce otelden ayrılmalıyız, aksi halde Miami trenini kaçıracağız.
- Tom ve ben geç kalırsak bizi bekleme.
- Tom ve ben geç kalırsak bizi beklemeyin.
"Son treni kaçırırsak ne yapacağız?" " Sabaha kadar bir internet kafede ya da başka bir yerde beklemeye ne dersin?"