Examples of using "начнется" in a sentence and their turkish translations:
Oyun ne zaman başlar?
Toplantı ne kadar yakında başlayacak?
Oyun başlasın.
Gösteri başlamak üzeredir.
Ya da çok daha kötüsü, yağmalar mı başlayacak?
- Oyun bir saat içinde başlayacak.
- Maç bir saat içinde başlayacak.
Bir sonraki oyun ne zaman başlayacak?
Konser başlamak üzeredir.
Görüşme ne zaman başlıyor bilmek istiyorum.
Konserin saat kaçta başlayacağından emin değilim.