Examples of using "краснеть" in a sentence and their turkish translations:
Beni mahcup etme.
Beni utandırıyorsun.
O kızarmaya başladı.
Tom kızarmaya başladı.
Utanmaya başladım.
Ağaçların yaprakları kızarmaya başladı.
Dur! Beni utandırıyorsun.
İnsan yüzü kızaran tek hayvandır. Ya da kızarması gereken.
annem ne kızardı bana yahu oynama o pis şeylerle diye