Examples of using "Тони" in a sentence and their turkish translations:
Tony orada mı?
Tony nerede oynuyor?
Tony'yi kim seviyor?
Tony kaç yaşındadır?
Ben Tony'ye yardımcı oldum.
Tony oynuyor.
Tony nerede?
O, Tony'dir.
Tony orada mı?
- Bu kitap Tony'ye ait.
- Bu kitap Tony'nindir.
Tony, kapıda durdu.
Tony kimi sever?
Tony hızlı bir koşucu.
Tony TV izliyor muydu?
Tony onu bozdu.
Tony kibar bir çocuk.
Tony mutluydu.
Haydi, Tony.
- Tony'yi sevdim.
- Ben Tony'yi sevdim.
O, Tony'ye söyledi.
Tony ne iş yapar?
Bu kitap Tony'nindir.
Tony'yi buldum.
Tony "o nedir?" diye sordu.
Tony her gün koşar mı?
Tony hızlı koşabilir.
Tony Kobe'de yaşıyor.
Tony, kapıda durdu.
Bu masa Tony tarafından kırıldı.
Tony'nin çok güzel bir sesi var.
Tony her gün koşar.
Tony akşam yemeğinden sonra çalışır mı?
"Bu nedir?" diye sordu Tony.
- Bu kutuyu Tony yaptı.
- Bu kutu Tony tarafından yapılmıştır.
Dün Tony'yi ziyaret ettim.
Ben Tony'ye bir soru sordum.
Tony'nin pahalı bir araba satın aldığını duydum.
Tony benden daha iyi İngilizce konuşur.
- "Bilmiyorum", dedi Tony.
- Tony, "bilmiyorum" dedi.
Tony bilmediğini söyledi.
Yardım ettiğim çocuk Tony'dir.
Tony, "Ben bunu seviyorum." dedi.
Tony pahalı bir araba aldı gibi görünüyor.
Ve Tony en büyüğüydü.
Dün Tony ile oynadım.
Tony İngilizceyi iyi konuşur.
Tony, bir nehir ve eski bir köprü görebiliyordu.
Tony onların isimlerini bilmiyordu.
Şu çocuk Tony, değil mi?
- Kim daha hızlı koşar, Ken mi Tony mi?
- Kim daha hızlı koşar? Ken mi, Tony mi?
Tony ile konuşmak istiyorum.
Kim daha hızlı koşar, Judy mi yoksa Tony mi?
Herkes bana bu günlerde Tony dedi.
Tony geçen yıldan beri Kumamoto'da yaşamaktadır.
Tony yeşil tarlalar ve küçük, sessiz köyler gördü.
Tony kirli eski ayakkabılarına baktı.
Tony adını bir ağacın üstüne bıçakla kazıdı.
Tony gömleğini çıkardı ve onunla piyanoyu ile temizledi.
Tony bir bıçakla adını bir ağaca kazıdı.
Ben Tony'yi görmek için Tokyo'ya gittim.
Bay Wood, Tony için baba gibiydi.
Tony beş ay önce Angela ile çıkmaya başladı.
Tony adında Amerikalı bir arkadaşım var.
Tony yılda bir iki kez koşar.
Tony Amerikalı olmasına rağmen, o İngilizce konuşamıyor.
Tony onun sesini duydu ve piyano çalmaya durdurdu.
Tony senin kadar iyi İngilizce konuşur.
Onun adı Linda idi ve o, Tony'den bir yaş daha gençti.