Examples of using "Сидит" in a sentence and their turkish translations:
Yaşlı adam oturuyor.
O oturuyor.
Tom oturuyor.
Tom masasının üstünde oturuyor.
Öğretmen sandalyede oturur.
Adama bir baktım:
Tom'un oturduğu yer bu mu?
Tom nerede oturuyor?
Bu sana cuk diye oturdu!
Oturan tek kişi Tom'dur.
O, küvette oturuyor.
Mary sırada oturuyor.
O, kokaine bağımlıdır.
Aşçı mutfakta oturuyor.
Öğretmen sandalye üzerinde oturuyor.
- Kedi masanın üzerinde.
- Kedi masanın üstünde.
Burada oturan hiç kimse yok.
O bir metamfetamin bağımlısı.
- Kedi masanın üzerinde oturuyor.
- Kedi masanın üstünde oturuyor.
Tom divanda oturuyor.
O masada oturuyor.
Tom bir sandalyede oturuyor.
Tom çitin üzerinde oturuyordu.
Tom bankta oturuyordu.
Tom yerde oturuyor.
Tom tv'nin önünde oturuyor.
O, bankta oturuyor.
Tavanda bir sinek var.
O, gece geç saatlere kadar yatmaz.
Tom ağacın altında oturuyor.
Tom pencere kenarında oturuyor.
Tom, Mary ile oturuyor.
Köpek halının üstünde oturuyor.
Bir köpek halının üzerinde oturuyor.
Tom hâlâ oturuyor.
O sandalyede oturuyor.
Burada kimse oturmuyor.
Bir bankta oturan yaşlı bir adam var.
Bankta oturuyor.
Tom orada oturuyor.
O, masada oturuyor.
Tom çömeliyor.
Tom köşede oturuyor.
Tom duvarın üzerinde oturuyor.
Tom bir tomruğun üzerinde oturuyor.
Tom her zaman arkada oturur.
Tom her zaman önde oturur.
Yaşlı adam pencerede oturuyor.
Şurada oturan kız kim?
Tom bütün gün bilgisayarının önünde oturuyor.
Tom kamp ateşine yakın oturuyor.
Tavanda büyük bir sinek var.
O, bekleme odasında oturuyor.
Tom masasında oturuyor.
Tom ranzasının üzerinde oturuyor.
Tom Mary'nin yanında oturuyor.
Tom birinci sırada oturuyor.
O, evde çocuklara bakıyor.
Çocuklardan hiçbiri oturmuyor.
Tom konferans salonunda oturuyor.
O iki sandalye arasında oturuyor.
O ön koltukta oturuyor.
- Kedi masanın üzerinde oturuyor.
- Kedi masanın üstünde oturuyor.
Tom oturmayan tek kişiydi.
John, Jack'le birlikte oturuyor.
Köpeğimiz kulübededir.
Tom grip nedeniyle evde.
- Tom bütün gün evde duruyor.
- Tom sabahtan akşama kadar evde oturur.
O, toplantı odasında oturuyor.
Tom bütün gün bilgisayarında oturur.
Orada oturan adam ünlü bir şarkıcıdır.
Şimdi bir aydır hastalık izninde.
Kocası ilaçlara aşırı bağımlıdır.
Çoğunlukla kitap okuyarak saatlerce oturur.
Birisi benim koltukta oturuyor.
Tom genellikle arka sırada oturur.
Tom kokain bağımlısıdır.
Tom cinayetten hapiste.
Tom koltuklardan birisinde oturuyor.
Hapiste pek çok masum erkek vardır.
Tom Fransızca dersinde Mary'nin arkasında oturur.
O çömeliyor.
Tom her zaman sınıfın arkasında oturur.
O, hırsızlık için hapiste.
Tom pencerenin yanındaki masada oturuyor.
Tom oradaki ağacın altında oturuyor.
- Tom Mary ile John arasında oturuyor.
- Tom, Mary ile John arasında oturuyor.
Tom orada pencerenin yanında oturuyor.
Tom bahçede bir bankta oturuyor.
Tom Mary'nin yanında oturuyor, değil mi?
Tom sadece bir şey yapmadan verandada oturuyor.
- Yatağımın başucunda oturan başörtülü güzel bir kız var.
- Başörtülü güzel bir kız yatağımın baş ucunda oturuyor.
Orada babamın başında bir kuş var.
Mükemmel şekilde uyuyor.
Ayrıca şaşkın bir şekilde oturan Abby var