Examples of using "Оказывает" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un kötü bir etkisi var.
Ciğerlere öyle bir etki yapıyor ki
Bu durumun ciddi bir etkisi var,
Tütün beyni etkiler.
Dan topluma kötülük yapıyor.
Öğretmenin öğrenciler üzerinde büyük bir etkisi var.
O, bana her zaman soğuk davranır.
duygusal sağlığımız üzerinde çok büyük bir etki yapar.
ve yaşam sistemine etki ediyor.
İklim sağlığımız üzerinde büyük bir etkiye sahiptir.
Tom bir müşteriye yardımcı oluyor.
Tom'un stresli işi sağlığı üzerinde zararlı bir etkiye sahiptir.
O bana yardım ediyor.