Examples of using "Александр" in a sentence and their turkish translations:
Alexander on üç yıl yönetti.
- Ali şirketini halka açtı.
- Ali şirketini halka arz etti.
- Ali şirketini borsaya açtı.
Ondan sonra Aleksander Wolszczan adında bir kişi sahneye çıkıyor.
İskender Phrada'ya doğru yürüdü.
İskender büyük bir fatihti.
Alexander kaç yıl yönetti?
İskender Babil'de öldü.
Ali hesabı bana ödetti.
- Ali şirketini halka açtı.
- Ali şirketini halka arz etti.
- Ali şirketini borsaya açtı.
Alexander, Vladimir'den daha genç değildir.
Alexander Hamilton gururlu bir adamdı.
Alexander Berberi dilinde bazı cümleler yazdı.
Şimdi Alexander İspanyolca'ya çevirebilir.
Ali bu sezon formunun zirvesinde.
Aleksandr Kaleri zamanda yolculuk rekoru kırmıştı
Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexander Lukaşenko, Alexei Dudarev'i doğum günü için kutladı.
Ama Alexander barış anlaşması yapmayı reddedince Fransız ordusu
Louis-Alexandre Berthier, Paris'ten 16 mil uzaklıkta, Versailles'da doğdu. Annesi
Napolyon, Rus İmparatorun barış için masaya oturacağından emindi
Aleksandr Peçerskiy, Nazi imha kampında başarılı bir ayaklanma düzenlemeyi başaran tek kişi.
Ali gibiler maaşına ve avantasına bakar, seçimi kimin kazandığıyla ilgilenmez.