Examples of using "Tempestade" in a sentence and their turkish translations:
- Fırtına yatıştı.
- Fırtına dindi.
Fırtına devam etti.
Bir fırtına patlamak üzeredir.
Dün bir fırtına yaşadık.
Fırtına tehlikelidir.
Bir fırtına yakındır.
Gelen bir fırtına var.
Fırtına ne kadar sürecek?
Fırtına, sıcaklığı düşürdü.
O, sıradan bir fırtına değildi.
Fırtına tehlikesi var.
Fırtınaya rağmen o dışarıya çıktı.
- Bir fırtına geliyor.
- Önümüzde bir fırtına var.
- Gelen bir fırtına var.
- Fırtına sakinleşti gibi görünüyor.
- Görünüşe göre fırtına dindi.
Ben fırtına için hazırım.
Bir fırtına geliyor.
Fırtına korkunç hasara neden oldu.
Rüzgar eken, fırtına biçer.
Fırtına birçok pencereye zarar verdi.
- Bu fırtınada araba kullanmak istemiyorum.
- Bu fırtınalı havada araba sürmek istemem.
- Boş yere yaygara koparıyosun.
- Yok yere mıcırık çıkarıyorsun.
Fırtına bulutları toplanıyor.
Her yokuşun bir inişi vardır.
Denizde şiddetli bir fırtına vardı.
Çatı fırtınadan zarar görmüştü.
Fırtına hiçbir hasara neden olmadı.
Bir kum fırtınası yaklaşıyor.
Yolda büyük bir fırtına var.
Fırtına yüzünden yoktum.
Bu fırtına ne zaman geçecek?
Fırtına nedeniyle, o gelmedi.
Fırtına bitkilere zarar verecek.
Bu bir kar fırtınası.
Tom fırtınadan korkuyordu.
Fırtına fazla sürmedi.
Fırtına birkaç saattir yavaşlamadı.
Mücadelem fırtınadan kaçmak değil.
Fırtına daha da şiddetlendi.
Fırtınadan dolayı geç vardılar.
Bir fırtına uçağın kalkmasını engelledi.
Fırtına mahsule çok zarar verdi.
Fırtınadan sonra, okyanus sakindi.
Bu ciddi ve büyük bir fırtına.
Fırtına bir elektrik kesintisine neden oldu.
Bu fırtına daha ne kadar sürecek?
O, fırtınadan dolayı gelmedi.
Fırtına dolayısıyla ulaşamadı.
Fırtınanın ekonomi üzerinde ciddi bir etkisi vardı.
- Tom'un mahallesi fırtınadan sonra sular altında.
- Tom'un mahallesini fırtınadan sonra su bastı.
- Tom'un mahallesi fırtınadan sonra sular altında kaldı.
Tom fırtınaya rağmen zamanında geldi.
Ağaçlar fırtına nedeniyle kökünden söküldü.
Bütün bu hasar fırtına sonucudur.
Meşe ağacı fırtınadan sonra ayakta kaldı.
Gök gürültüsü bir fırtınanın yakın olduğunu gösteriyor.
solar fırtınanın dünyada ki bir diğer etkisi ise şu
Fırtına yürüyüş için dışarı çıkmamı engelledi.
Pireyi deve yapmayalım.
Kasaba fırtınadan sonra sel tarafından tahrip edildi.
Birçok okul bugün fırtına nedeniyle kapalı.
Fırtınadan dolayı evde kalmak zorunda kaldık.
Fırtınadan dolayı, kararlaştırılan zamanda varamadık.
Kötü bir fırtına nedeniyle dışarı çıkamadı.
Fırtınadan dolayı, evde kalmaktan başka seçeneğimiz yoktu.
Jüpiter'in Büyük Kırmızı Leke'si dev bir fırtınadır.
Tom'un kumdan kalesi fırtına tarafından tahrip edilmişti.
Fırtınadan dolayı, gemi limandan ayrılamadı.
O, fırtınaya rağmen araba ile işe gitti.
Fırtına olmasaydı daha erken varırdım.
Hava tahminine göre, bir fırtına geliyor.
Rüzgar eken fırtına biçer.
Mücadelem; yapabildiğimin en iyisiyle onun merkezini bulmak.