Examples of using "Segura" in a sentence and their turkish translations:
Tut!
Tamam, sıkı bir şekilde bağladık.
Burada güvende miyim?
Asansörü tut.
Ne kadar güvenli olduğunu da.
Köprü güvenli mi?
Olduğun yerde kal!
Nükleer enerji güvenlidir.
Burada güvenli hissediyor musun?
Bir şeyi tutmaya çalış.
Yapı güvenli değil.
Bu kano güvenli değil.
Dilini tut! Çok fazla konuşuyorsun!
O köprü hiç de güvenli değil.
Bu yol çok güvenli değil.
Fadıl güvenli bir kasabada yaşıyor.
Bence Boston güvenli bir şehir.
Sessizlik... ...en güvenli strateji.
Hiç kimse beni durduramaz!
Korkuyorsan elimi sıkık tut.
Tokyo'nun çok güvenli bir şehir olması gerekiyor.
Bunu güvenli bir kaynaktan duydum.
Artık güvendesin.
O, Tokyo'nun güvenli bir kent olduğunu söyledi.
Burada güvendesin.
- Tokyo'nun çok güvenli bir kent olduğu söyleniyor.
- Tokyo'nun çok güvenli bir şehir olduğu söyleniyor.
- Tokyo'nun çok güvenli bir şehir olduğu söylenir.
Tom bunun güvenli bir toplum olduğunu söyledi.
- Tom bana köprünün güvenli olmadığını söyledi.
- Tom bana köprünün tehlikeli olduğunu söyledi.
Tokyo'nun çok güvenli olduğunu söylüyorlar.
En güvenli yol bu olsa gerek. En azından bu halatı tanıyorum.
Şelaleden aşağı inmenin en güvenli yolu ne?
Bir bombayı etkisiz hale getirmenin en güvenli yolu nedir?
Sen emin görünmüyordun.
Bu merdiveni sabit tutun.
Elinde koca bir buket plastik çiçek tutuyordu.
Gece, yumurta bırakmak için en güvenli zaman.
Tom bana Boston'un güvenli bir şehir olduğunu düşündüğünü söyledi.
Endişelenme, güvendesin.
- Çok eminmiş gibi gözükmüyorsun.
- Çok da eminmiş gibi durmuyorsun.
Derisinin zarları sayesinde onu güvende tutabiliyor... ...ağaçların tepesinde.
Birçok insan bana Boston'un güvenli bir şehir olup olmadığını sordu.
Zor olan kısmı, çok fazla çıkıntı olması. Kayaların da ne kadar sağlam olduğunu bilmiyorum.
Tom burada olduğunda kendimi daha güvende hissediyorum.