Examples of using "Professores" in a sentence and their turkish translations:
Biz profesörüz.
Onların her ikisi de öğretmen.
Ebeveynlerim öğretmendi.
Siz öğretmensiniz.
Hatalar öğretmenlerdir.
İkisi de öğretmen.
Öğretmenler küçük çocukları karşıladılar.
gönüllü olarak yapıyor öğretmenler bu işi
birde herşeyin profesörleri
Onların her ikisi de iyi öğretmenlerdir.
- İkimiz de öğretmenleriz.
- İkimiz de öğretmeniz.
Tom'un iyi öğretmenleri var.
Bizim burada büyük öğretmenlerimiz var.
Benim iyi öğretmenlerim oldu.
Öğretmen olacağız.
Onlar öğretmenler odasındalar.
öğretmenlerimize sahip çıkalım
Öğretmenlerin çocukları anlamaları gerekir.
Onun öğretmenlerine saygı duyulmalı.
Biz öğretmenlerimize sorular sorarız.
Çocuklar can sıkıcı öğretmenlerden nefret ederler.
Öğretmenlerimi seviyorum.
Profesörler de hata yapabilir.
Tom ve ben öğretmeniz.
Tom ve Mary öğretmenler.
Onların hepsi iyi öğretmenler.
Öğretmenlerinden hoşlanıyor musun?
Burada çok öğretmen yok.
Öğretmenler de hata yapar.
O ve ben öğretmeniz.
Onlar birkaç yeni öğretmen kiraladılar.
ahı gitmiş vahı kalmış vasıfsız öğretmenler
Onlar öğretmenler.
Bazı profesörler bu sorunu anlamıyor.
Öğretmenlerimle Fransızca konuşurum.
- Öğretmenlerini dinlemez.
- Öğretmenlerini dinlemiyor.
Tom'un ebeveynleri öğretmen.
Öğretmenler ne yapıyor?
Hangi öğretmenlerle konuşuyordun?
Sizin gibi öğretmenlere daha çok ihtiyacımız var.
Öğrenciler öğretmenlerini severdi.
- Öğretmenlerini dinlemez.
- Öğretmenlerini dinlemiyor.
öğretmenler gelecek nesil sizin eseriniz olacaktır
kafayı şıhlara şeyhlere hocalara taktı
öğretmenlerin arayıp ta bulamadığı şey
öğretmenleri teşvik etti yani EBA ile kalmayın dedi
bu öğretmenler durumu idari amirlerine de söylemiş
yahu öğretmenler bizim her şeyimizdir.
Öğretmenler kütüphanesinden kitap ödünç alıyorlar.
Öğretmenler tüm gün boyunca öğretirler.
Bütün öğretmenler böyle davranmaz.
İranlı iki fizik profesörü suikaste uğradı.
Onlar bizim öğretmenlerin arabalarıdır.
Zoom kullanan bazı öğretmenlerin hesabından
devlet zorla o öğretmenlere ders verin demedi
öğretmenlere de yeteri kadar değer vermiyoruz bu memlekette
Öğretmenler öğrencilerini motive etmeye çalışıyorlar.
Komite öğretmenlerden ve velilerden oluşur.
Biz öğretmenler siz öğrenciler gibi insanız.
Ne öğrenciler ne de öğretmenler öğrenmeyi durdurmalı.
"Hocalarımız nereliydi?" "İngiliz."
İki öğretmenin de eşit sayıda öğrencisi vardı.
Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.
Öğrenciler öğretmenler odasına giremez.
e şimdi öğretmenler öğrencilerine bir şey yapıyor diye
Öğretmenler öğrencileri selamladılar.
- Öğretmenlerim beni sever.
- Öğretmenlerim beni beğenir.
Okuldaki öğretmenlerin sadece yüzde on altısı kadındır.
Birçok ülkelerde öğretmenler yüksek ücretler almaz.
"Öğretmenlerin nereliydi?" "İspanyol."
genelde öğretmenler şöyle yapıyor herkesin mikrofonunu kapatıyor
- Öğretmenler bütün öğrencilerine tarafsız davranmalılar.
- Öğretmenlerin, öğrencilerinin tümüne tarafsız bir biçimde davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsız bir şekilde davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsızca davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsız olarak davranmaları gerekir.
Öğretmenler bir sürü tavsiye vermelerine rağmen, öğrenciler her zaman onu almazlar.
Tel Aviv'de ciddi bir dil öğretmeni eksikliği var.
- Öğrenciler öğretmenler odasına giremez.
- Öğrencilerin öğretmenler odasına girmesi yasak.
Oğlumun okulundaki tüm İngilizce öğretmenleri, anadil konuşurudurlar.
Tom sınıf arkadaşları, öğretmenleri ve arkadaşları tarafından çok sevilirdi.
Bu sözlük hem öğrenciler hem de öğretmenler için iyi bir öğrenme aracıdır.
Öğretmenler, kendileri olmadan çözmeyeceğimiz problemleri çözmemize yardımcı olurlar.
Öğretmenler onlara kavgayı durdurmalarını söyledi.
Birçok yabancı dil öğretmeninin sorunu şu ki, onlar öğretim yöntemlerinde yeni teknolojilere hak ettikleri değeri vermiyorlar.
Sanırım bazı yabancı dil öğretmenlerinin bir yerli konuşucu ile çalışmadan üniversitelerden mezun olmaları bir ayıptır.