Examples of using "Ondas" in a sentence and their turkish translations:
Dalgalar yüksek.
Dalgalar bugün yüksek.
Bilim adamları yerçekimi dalgaları tespit ettiler.
Dalgalar kayalarda kırılıyor.
Microdalgalar ciddi zarar verebilirler.
Tom kaseyi mikrodalganın içine koydu.
Karadeniz'in dalgalarını severim.
Adanın bir kısmı çok büyük dalgalar tarafından tahrip edildi.
Yemek soğuksa, mikrodalgaya koyun.
Mikrodalga fırının nasıl kullanıldığını hiç öğrenmedim.
Bazen dalgalar gemilerden daha yüksektir.
Vücudundaki özel pullar geçen balıkların yaydığı basınç dalgalarını algılıyor.
su kütlesi yeterli miktarda olmadığı için sadece dev dalgalar ortaya çıkar
Polis buranın yakınlarında sahile vurmuş bir ceset buldu.
Kızgın sular tarafından çalkalanan küçük tekne, dalgalar içinde görünüp kayboluyordu.