Translation of "Baixos" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Baixos" in a sentence and their turkish translations:

- Há altos e baixos na vida.
- A vida tem altos e baixos.
- Na vida há altos e baixos.

İnişler ve çıkışlar vardır hayatta.

Há altos e baixos na vida.

Hayatın inişleri ve çıkışları vardır.

Todos nós temos nossos altos e baixos.

- Hepimizin inişli çıkışlı dönemleri olmuştur.
- Hepimizin iyi ve kötü günleri vardır.

A vida tem seus altos e baixos.

Hayatın iniş ve çıkışları vardır.

A vida é cheia de altos e baixos.

- Hayat iniş ve çıkışlarla doludur.
- Hayat çıkışlarla ve inişlerle doludur.

Muitos filmes independentes são feitos com baixos orçamentos.

Birçok bağımsız film düşük bütçelerle yapılmaktadır.

A vida de um homem tem altos e baixos.

Bir insanın hayatının inişleri ve çıkışları vardır.

Este lugar parece ter relativamente baixos níveis de poluição.

Bu yer görece düşük kirlilik düzeyine sahip gibi görünüyor.

- Há altos e baixos na vida.
- A vida tem altos e baixos.
- A vida não corre lisamente, sempre bate e sacode.
- A vida não é fácil.

Hayat kolay değil.

Os primeiros imigrantes na história da América vieram da Inglaterra e dos Países Baixos.

Amerikan tarihindeki ilk göçmenler İngiltere ve Hollanda'dan geldiler.

Usando ruídos de baixa frequência, alguns tão baixos que não são detetáveis pelo ser humano...

Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...

Como a opacidade que as empresas internacionais tanto valorizam. Mas apesar disso, todos eles mantêm-se como países de baixos rendimentos ...

uluslararası şirketler için gizlilik de sağlıyorlar. Lakin hala hepsi fakir ülkeler.