Examples of using "Przypomnieć" in a sentence and their turkish translations:
- Ben hatırlamıyorum.
- Hatırlamıyorum.
Sana sözünü hatırlatmam gerekiyor.
Onların isimlerini hatırlayamadım.
- Onun adını hatırlayamam.
- Onun adını hatırlayamıyorum.
Hangi okuldan mezun olduğunu lütfen bana tekrar söyler misin?
- O şarkının melodisini hatırlayamıyorum.
- Şarkının melodisini hatırlayamıyorum.
Tom pasaportunu nereye koyduğunu hatırlamaya çalıştı.
Tom Mary'ye köpeği beslemesini hatırlatmak zorunda kaldı.
Bana anahtarı nereye koyduğunu lütfen tekrar söyler misin?
Bir şey hatırlatmaya çalışıyordum ama yapamadım.
Hatırlamıyorsun, değil mi?
Tom'un nerede yaşadığını tam olarak hatırlayamıyorum.
Sana akşam yemeği planlarımızı hatırlatmak için arıyorum.
Toplantının ne zaman başlaması gerektiğini lütfen bana tekrar söyler misin?
Lütfen babanın kim olduğunu bana tekrar söyler misin?
Onun adını bile hatırlamıyorum.
Tom Mary'nin ona söylediğini hatırlayamadı.
Onun yüzünü hatırlayabiliyorum ama onun adını hatırlayamıyorum.