Examples of using "Potrafi" in a sentence and their turkish translations:
Kokusunu alabiliyor.
O beyzbol oynayabilir.
Başka kimse yapamaz.
O, araba sürebilir.
Tom bir vinç kullanabilir.
Tom zaten okumayı biliyor.
İsmini göz alıcı bir saldırganlık gösterisinden alıyor.
...Meksika uzun dilli yarasası çiçeklerin yerini tespit eder.
O, istediği zaman bir sırrı saklayabilir.
O patenle kayabilir.
İlginç hikayeler uydurmada iyidir.
O, çok hızlı yüzebilir.
- Kimse beni yenemez.
- Kimse bana dayak atamaz.
Onu kaç tane insan yapabilir?
Bu makinenin ne yapabileceğini gördün.
Tom patenle kayabilir.
Bunlar yapay zekânın yapamayacağı şeyler.
Babam yüzebilir ama annem yüzemez.
O, sessizce ve çabucak hareket edebilir.
Tom'un kısa bir dikkat süresi var.
Tom piyano çalmayı biliyor mu?
İngilizce olarak mektup yazabilir.
Belki bizi başka biri kurtarabilir.
Tom'un yapamayacağı bir şey var mı?
Benim oğlum hâlâ sayı sayamıyor.
Mary yüzebilir.
Papağan konuşabilen bir kuştur.
Pek çok şirket füze veya uçak üretemez
Böyle bir organın bunu başarması cidden mükemmel bir şey.
İnanılmaz koku duyusu sayesinde onları tespit ediyor.
Ama en büyük abi kendi başına tırmanabiliyor.
Ama tek bir tanesi bir milyon incir üretebilir.
Deve kuşunun kanatları vardır ama uçamaz.
Penguen uçamayan bir kuştur.
Tom olmak istediğinde ikna edici olabilir.
İnsan konuşabilen tek hayvan.
Tom çok hızlı hareket edemez.
Büyükbabam bir baston olmadan yürüyemiyor.
Mary reçetesiz her şeyi pişirebilir.
Bu sözcüğü telaffuz edebilecek biri var mı?
Tom'un Fransızca konuşabilip konuşamayacağını merak ediyorum.
Dün Tom bana yüzmeyi bilmediğini söyledi.
Annem çok iyi golf oynayabilir.
Tom yemek pişirebiliyor mu?
Tom şarkı söyleyebiliyor mu?
Tom Mary'nin sorununu bir ölçüde anlayabilir.
Tom'un trombonu çok iyi çaldığını bilmiyordum.
Üstelik ağaçlar arasında 150 metreye kadar süzülebiliyor.
Mary piyano çalar.
Tom Mary'nin o kadar iyi şarkı söyleyebildiğini bilmiyordu.
Tom'un yüzemiyeceğini asla tahmin etmezdim.
Tom otuz dilde "Ben yalnızca Fransızca konuşabilirim." diyebilir.
Her bir yarasa her gece vücut ağırlığı kadar kan içebilir.
İyi de eder. Bir eş bulmak için 400 metre yol alması gerekebilir.
...dehşet verici bir yere dönüşebilir. Derinlerde nelerin yattığından korkan çoktur.
Bu kuş uçamaz.
Yazmak şöyle dursun, okuyamaz bile.
Tom'un okuyamadığı ya da yazamadığı doğru mu?
Tom'un Fransızca konuşabilip konuşamadığını bilmiyorum.
Tom onu kullanamaz.
Kendini küçücük bir çatlaktan sokabiliyor. Yengeç onu hisseder gibi oldu
Bir bebek geyik doğar doğmaz ayakta durabilir.
Tom, armonika ve gitarı aynı anda çalabilir.
Tom Mary'ye olan hislerini anlatmak için doğru sözleri bulamıyor.
Tom bir nefeste su altında otuz metre yüzebileceğini iddia ediyor.
Tom her şeyin üstesinden gelebilir.
1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.
Bu kadar çabuk düşünebilmesi ve böyle ölüm kalım kararlarını alabilmesi gerçekten olağanüstü.
Tom'un ne yapabileceğini gördünüz.
Tom okyanusa yakın yaşıyor ama yüzemiyor.
Asya orman kırkayağı zararlı olabilir, ama hepten kötü değildir. Zehri, Çin tıbbında nöbetleri ve cilt yaralarını iyileştirmek için kullanılır.
Onun düşündüğü bütün şey onunla tanışmak.
- David'in o kadar çok kız arkadaşları var ki o onların isimlerinin hepsini hatırlayamıyor.
- David'in isimlerini aklında tutamayacağı kadar kız arkadaşı var.
Tom Mary'nin tanıdığı araba süremeyen tek yetişkin.