Examples of using "Posiłku" in a sentence and their turkish translations:
Ben beş parasızım. Sıcak bir yemeğe ihtiyacım var.
Biz yemeğin maliyetini paylaştık.
Yemek sırasında sigara içmeyiz.
Tom dişçisine her yemekten sonra dişlerini fırçaladığını söyledi.
Gerçek yemek yeme yerine, sadece tüm gün abur cubur yedik.