Translation of "Zęby" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Zęby" in a sentence and their turkish translations:

Umyj zęby.

Dişlerini fırçala.

Umyj zęby!

Dişlerini temizle!

- On ma białe zęby.
- Ma białe zęby.

Onun beyaz dişleri var.

Muszę umyć zęby.

Dişlerimi fırçalamak zorundayım.

Umyj dobrze zęby.

Dişlerinizi iyi fırçalayın.

Bolą mnie zęby.

Dişim ağrıyor.

Czy żółwie mają zęby?

Kaplumbağaların dişleri var mı?

Zęby lwa są ostre.

Bir aslanın dişleri keskindir.

Najdziwniejszy pancerz, kolce lub zęby.

en absürt zırha, dikenlere, dişlere sahip olanı düşünürler.

Wymyj zęby przed pójściem spać.

Yatmaya gitmeden önce dişlerini fırçala.

Mówią, że coca-cola rozpuszcza zęby.

Onlar Coca-Cola'nın dişleri erittiğini söylüyorlar.

Myję swoje zęby; czeszę swoje włosy.

Dişlerimi fırçalarım; Saçımı tararım.

Powiedziała, że codziennie rano myje zęby.

O her sabah dişlerini fırçaladığını söyledi.

Moje zęby są całkowicie zdrowe i bezproblemowe.

Dişlerim tamamen sağlıklı ve sorunsuzdur.

Należy do naczelnych, ale ma zęby jak gryzoń.

Aslen bir primat olsa da kemirgen dişlerine sahiptir.

Tom powiedział swojemu dentyście, że myje zęby po każdym posiłku.

Tom dişçisine her yemekten sonra dişlerini fırçaladığını söyledi.

Ważne jest dbanie o zęby, by w późniejszym wieku móc normalnie jeść.

Dişlerinize iyi bakmak önemlidir böylece yaşlandığınızda normal şekilde yiyebileceksiniz.