Examples of using "Ludzie" in a sentence and their turkish translations:
Bu insanlar açıklığa değer verir.
İnsanlar konuşmayı sever.
Niçin insanlar yalan söylerler.
İnsanlar farklılık yaratmayı önemser.
Ama orada insanlar bana,
Tüm insanlar eşittir.
İnsanların iki ayağı vardır.
İnsanlar savaştan korkar.
İnsanlar kurallara uymak zorundadır.
İnsanların zayıf hafızaları vardır.
Siz çocuklar acele etmek zorundasınız.
Bu insanlar ne yapıyorlar?
Sincap "aptal insanlar" dedi.
Bu insanlar önyargılı.
İnsanlar ölmek istemiyorlar.
Yaşlı insanlar yavaş yürür.
Bu insanlar kimdir?
İkimiz de makul insanlarız.
Bütün insanlar ölümlüdür.
- Ve insanlar? Ne diyecekler?
- Peki insanlar? Ne diyecekler?
Gözlerinizi açın, millet!
İnsanlar karmaşık organizmalardır.
İnsanlar nefret etmeyi durdurmalı.
İnsanlar sonsuza dek yaşamazlar.
Siz insanlar benim misafirimsiniz.
İnsanlar neden kendilerini öldürürler?
İnsanlar aptal hayvanlardır.
Bu internetteki iğrenç, rezalet insanlar
insanlığın gelişmesi için
ve insanlar tetanos yüzünden uzuvlarını kaybediyorlar.
İnsanlar niçin ilerlemenin kıymetini bilmiyor?
Bazı insanlar aslında kayalar toplarlar.
Bazı insanlar hayaletlere inanırlar.
İnsanlar ona güldü.
Yaşlı insanlar saygıyı hak ediyor.
Dikkatli olmayan insanlar çok hata yapar.
İnsanlar bazen mantıksız kararlar verirler.
İnsnlar altın için demirle savaştılar.
Bazı insanlar anayasayı değiştirmek istiyorlar.
İnsanlar okurken sık sık uyuyakalıyorlar.
Bunlar bizim misafirlerimiz.
Bazı insanlar et yemezler.
Şu insanlar terörist mi?
Bazı insanlar öyle düşünmüyor.
Tom konuştuğunda insanlar dinler.
Neredeyse bütün insanlar elbise giyerler.
Benim sıradan insanlara hiç ilgim yok.
İnsanlar köylerde yaşardı.
- Zengin insanlar pahalı saatleriyle gösteriş yaparlar.
- Zengin insanlar pahalı saatleriyle hava atarlar.
İnsanlar diğer insanları hoş karşılamak
insanlar artık adım adım vahşi alanlara girmeye başladı.
Bazı insanları memnun etmek zordur.
Yaşlı insanlar, uğruna yaşayacak bir şeye ihtiyaç duyar.
18 yaş üstü insanlar araba sürebilir.
Yaşlı insanlar değişiklikten çoğunlukla korkuyorlar.
Kibar olduğu için insanlar onu seviyor.
İnsanlar havasız var olamaz.
İnsanlar Mars'ta yaşayamaz.
Bu insanların kim olduğunu bilmiyorum.
İnsanların çöpe attığı şeylere inanamazsın.
İnsanlar bazen değişmeye karşı koyandır.
Günümüzde insanlar daha uzun yaşıyor.
İnsanların söylediği şey bu.
İnsanların kendilerini savunma hakları vardır.
Bazı insanlarda buğday alerjisi vardır.
Şu insanların şimdi işleri yoktu.
Birçok kamplumbağ insanlardan daha çok yaşarlar.
Tom insanların sigara içtiği yerlerden kaçındı.
Olgun insanlar fikirler hakkında konuşur, aydınlar gerçekler hakkında, ve sıradan insanlar da ne yedikleri hakkında konuşurlar.
Bunun benzeri sistemlerde çalışan insanlar var
Bazen insanların ne yaptıklarını anlamak daha kolay,
Öncüler birçok tehlike ile karşılaştılar.
Bazıları insanlar yaz mevsimini, diğerleri ise kışı sever.
Brezilya'daki insanlar onunla gurur duyuyordu.
Odadakilerin hepsi birbirini tanır.
Ben sadece insanların beni sevmesini istiyorum.
sağlıklı insanların da maske kullanıp kullanmamaları gerektiği.
İnsanlar İspanya'da çok geç yemek yerler.
İnsanların bana bakmasından hoşlanmıyorum.
İnsanların benim hakkımda konuşmasını sevmiyorum.
Halkımız fırına gitmek için taksiye binmez.
- Bu kültürde insanlar rengarenk giyinirler.
- O kültürde insanlar renkli giyinir.
- Ülkende insanlar çay içer mi?
- Ülkende çay içilir mi?
- İnsanların ne dediği umurumda değil.
- İnsanların söyledikleri umurumda değil.
İnsanlar bana güzel bir sesim olduğunu söylüyor.
İnsanların bunu bilmesini istemiyorum.
insanların tedaviye başlama konusunda rahat hissetmelerine ihtiyaç duyarız.
devam ettiriliyor, onu hiç görmemiş olanlar bile ondan korkuyor.
İnsanlar ormanlardan, çöllerden ve dağlardan kurtarıldılar.
İnsanların gergedanlara yaşattığı şeyler artık inanılır boyutta değil.