Examples of using "Książek" in a sentence and their turkish translations:
- Birçok kitabın var.
- Çok sayıda kitabın var.
Ben kitap okumam.
Benim birsürü kitabım var.
Benim kitaplarım yok.
Birkaç kitap yazdı.
- Kitap okumayı seviyorum.
- Ben kitap okumayı severim.
- Ben kitapları okumayı severim.
Benim birkaç kitabım var.
Ben kitap okumuyorum.
O bana birkaç kitap verdi.
Bazı Fransızca kitaplarına sahibim.
Kitapları daha iade etmedin mi?
Birçok kitaba ihtiyacım var.
Daha çok kitabı var.
Birçok tür kitap okudum.
Onun birkaç kitabı var.
Neredeyse hiç kitap yok.
- Yumi birçok kitabı vardır.
- Yumi'nin birçok kitabı var.
Onun çok tarih kitabı var.
Çin hakkında çok sayıda kitap yazdı.
Karanlık bir yerde kitap okumayın.
Masanın üstünde kaç tane kitap var?
Onun 2.000 kitabı vardır.
O yaklaşık olarak 2,000 kitaba sahiptir.
Onun çok sayıda kitabı vardır.
Onun bir sürü tarih kitabı var.
Bu kitapların hepsini okumadım.
Ben şimdiye kadar yaklaşık yüz tane kitap okudum.
Kitap okumak çok ilginçtir.
Kitapları masanın üstüne koyma.
Ben bu kitaplardan bazılarını istiyorum.
Tom birkaç yemek kitabı yazdı.
Kütüphanede birçok kitap var.
Tom'un üç bin kitabı vardır.
Richard Roberts çok sayıda kitabın yazarıdır.
Bu kitapçıda kitap okumak yasaktır.
Okumak için çok sayıda kitap istiyorum.
O benim en sevdiğim kitaplardan biridir.
Ben Fransızca pek çok kitabı okumadım.
Bu çeşit kitapların neredeyse hiçbir değeri yok.
İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
- Onun çok kitabı yok.
- O çok kitap sahibi değil.
- O, benim sahip olduğumdan daha çok kitaba sahiptir.
- Onun benden daha fazla kitabı var.
Onun sahip olduğunun iki katı kadar kitabım var.
Kütüphanede çok sayıda çocuk kitabımız var.
Ofiste tonlarca kitabım var.
Hobilerim yemek pişirme ve okuma.
Senin iPodunda kaç tane seslikitabın var?
Kütüphane kitaplarının sayfalarını yırtmamalısın.
Benim sahip olduğumun üç katı kadar kitabı var.
Bana kitap okuyacak zamanı olmadığını söyledi.
Kitapsız bir oda, ruhsuz bir beden gibidir.
Onun kitaplarını okuduktan sonra bir ev inşa edebileceğimi hissediyorum.
Tom'larda hiç gazete veya kitap görmedim.
Sık sık sesli kitaplar dinler misin?
Hangi kitap seninki: bu mu yoksa şu mu?
Yurt dışından bazı yeni kitaplar sipariş ettik.
Wang Xiaoming İngilizce konuşuyor ama çok İngilizce kitabı yok.