Examples of using "야생동물" in a sentence and their turkish translations:
Dördüncü nesil bir vahşi yaşam izcisi olarak
Hindistan Vahşi Yaşamı Koruma Derneğine göre
içeride Gubbi ve diğer vahşi yaşam görevlileri büyük ağlar gererek kaçağı tuzağa düşürmeyi umuyor.
Hayvanın hırladığını görebiliyordum, o hırlama hâlâ kulaklarımda.
Vahşi yaşam biyoloğu Dr. Wong Siew Te'ye göre en tehlikeli gergedan, kendini tehdit altında hisseden gergedandır.