Translation of "대화를" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "대화를" in a sentence and their turkish translations:

대화를 시작하세요.

Bir sohbet başlatın.

평소라면 정치적인 대화를 피했을

Normalde siyasi konulara girmediğiniz

대화를 통해 개인의 인간관계,

diyalog yoluyla bağlantı kurarak -

또한 이러한 대화를 의도적으로 피한다면

Aynı zamanda, bu konuşmaları kasıtlı göz ardı etme

마지막으로 긍정적인 방식으로 대화를 마무리지으세요.

Ve son olarak da sohbeti olumlu bir şekilde sonlandırın

대화를 선택하는 순간, 상황이 전환됩니다.

Diyaloğa girdiğiniz zaman senaryo değişir.

제가 대화를 하는데도 중요한 기술이 되었어요.

iletişimimde de esas.

또 제가 대화를 해본 어떤 기업은 최근에

Yakın zamanda Y kuşağını elde tutmak amaçlı

그것은 서로가 진지한 대화를 하지 못하게 하고

Bizi birbirimizle gerçekten konuşma zahmetinden kurtarıyor.

LA: 케이틀린과 그 일에 대해 대화를 나누었습니다.

LA: Ben de Caitlin'a

LA: 대화를 나눈 후, 몇가지로 충격을 받았습니다.

LA: Ve sohbetimizden sonra bazı şeyler beni şaşkınlığa uğrattı.

인종차별에 대한 대화를 하기에는 너무 어리다고 생각할지도 모릅니다.

ırkçılık üzerine konuşmaları için çok küçük olduklarını düşünebilir

저는 나쁜 대화보다는 좋은 대화를 더 많이 나눴어요.

Kötüdense daha fazla iyi şeyin alışverişini yapıyordum,

서로 대화를 하는 거 자체가 그저 놀라울 뿐이야.

o da bütün bu olayın iletişim için ne kadar önemli olduğudur.

80%의 시간을 어떠한 방법으로든 대화를 하면서 보내구요.

ve zamanının %80'ini bir tür iletişim içinde geçirir.

세라(이웍)와 대화를 나눈지 2-3년이 지나,

Sarah (Ewok) ile yaptığımız konuşmadan birkaç yıl sonra

결국 저는 그 분과 5분 정도 대화를 하게 되었죠.

Bu adamla konuşmayı yaklaşık beş dakikada bitirdim.

사람들과 개방된 대화를 위한 안전한 장이 되길 바랬기 때문이죠.

insanlar için güvenli ve açık bir diyalog olmasını istedim.

그리고 그게 바로 그들과의 대화를 통해서 우리가 할 수 있는 일입니다.

Ve onlarla konuşmak ile yapabileceğimiz şey bu.