Examples of using "Vivendo" in a sentence and their turkish translations:
Hâlâ Boston'da yaşıyor musun?
O yurt dışında yaşıyor.
Bir mağarada yaşıyorum.
yaşadığım şeyi anlayan insanlardan haber aldım.
Kıt kanaat geçiniyor.
Hala ebeveyninle mi yaşıyorsun?
O mutsuz bir hayat yaşıyor.
Tom rüyasını yaşıyor.
Tom hâlâ sürgünde yaşıyor.
Onun yaşadığı otel kent merkezindedir.
İnsanlar neden daha uzun yaşıyor?
İnsanlar dünyanın her yerinde yaşıyorlar.
Nükleer güç çağında yaşıyoruz.
Biz atom çağında yaşıyoruz.
Ebeveynlerimle birlikte yaşıyorum.
Benim, yaşadığımız bu zor günlerin üstesinden gelmemi sağlayan şey;
Tom ve Mary birlikte yaşıyorlar.
Tom ailesiyle yaşıyor.
Tom, Mary'nin hâlâ Boston'da yaşadığını düşünüyor.
Ben Berlin'de bir Alman aile ile yaşayarak bir hafta geçirdim.
Tom ailesiyle birlikte yaşıyor.