Examples of using "Parli" in a sentence and their turkish translations:
İtalyanca konuşuyor musun?
Çok fazla konuşuyorsun.
İngilizce konuşabiliyor musun?
İbranice konuşur musun?
Çince konuşur musun?
Konuş!
İngilizce konuşmuyorsun.
Çok hızlı konuşuyorsun.
İspanyolca konuşur musunuz?
- İngilizce konuşabiliyor musun?
- İngilizce konuşabilir misin?
- İngilizce konuşur musun?
Macarca konuşuyor musun?
Savahilii konuşuyor musunuz?
İtalyanca konuşuyor musun?
Çince konuşur musun?
Onlar seninle konuşmamı istiyor.
Onlarla konuşmamı istiyor musun?
Onunla konuşmamı istiyor musun?
Onunla konuşmamı istiyor musun?
Ben onlarla konuşayım.
Onunla konuşayım.
Onunla konuşayım.
Önce o konuşsun.
Önce o konuşsun.
Tom'la konuşmamı ister misin?
- Fransızcayı iyi konuşur musun?
- Fransızca konuşmada iyi misin?
İngilizce konuşur musun?
- Ne hakkında konuşuyorsun?
- Sen neden bahsediyorsun?
- Konuş!
- Konuşun!
Fransızca konuşabilirsin, değil mi?
Hangi dilleri konuşuyorsun?
Yunanca konuşuyor musunuz?
Litvanca biliyor musun?
Onunla yalnız konuşayım.
- Hollandaca konuşur musun?
- Hollandaca konuşur musunuz?
- İbranice konuşur musun?
- İbranice konuşur musunuz?
Önce onlarla konuşayım.
Sana bizden bahsedeyim.
Sana onlardan bahsedeyim.
Sana ondan bahsedeyim.
Sana onun hakkında bahsedeyim.
Sana Tom'dan bahsedeyim.
Benimle konuş!
Benim dilimi konuşuyor musun?
- Onunla konuş.
- Konuş onunla.
- Onunla konuş.
- Konuş onunla.
Ona ondan bahset.
Onlarla yalnız konuşayım.
Onunla yalnız konuşayım, tamam mı?
Onunla yalnız konuşayım, tamam mı?
Onun onunla konuşmasına izin verme.
- Sanki sen şefmişsin gibi konuşuyorsun.
- Sanki patronmuşsun gibi konuşuyorsun.
Tom onlarla konuşmamı istiyor.
"Çok fazla konuşuyorsun." dedi.
Esperanto konuşuyor musun?
Tatoebaca konuşmuyor musun?
Anneannem gibi konuşuyorsun.
Fransızca konuşabilen birini arıyorum.
Dilini tut! Çok fazla konuşuyorsun!
Onunla konuşmam gerekiyor.
Onlar onunla konuşmamı istiyorlar.
Onlar onunla konuşmamı istiyorlar.
Bize ondan bahset.
Sen benim dilimi konuşuyorsun.
Karınızın Esperanto konuşmasını istiyor musunuz?
Çok hızlı konuşuyorsun.
Size biraz kendimden bahsedeyim.
Çok hızlı konuşmadığın zaman seni anlıyorum.
Hollandaca konuşur musun?
Bulgarca konuşuyor musun?
Çok fazla konuşuyorsun.
- Arapça konuşur musun?
- Arapça konuşuyor musun?
- Arapça konuşuyor musunuz?
Çince konuşur musun?
- Açıkça konuşun.
- Açık konuş.
Tom'un Fransızca konuştuğunu sanmıyorum.
Sanırım Tom Fransızcayı iyi konuşur.
Rusça biliyor musunuz?
İbranice konuşur musun?
Ben konuşulmaktan hoşlanmam.
Latince konuşur musun?
Japonca konuşuyorsun.
Ve sonra insanlara sorduğunuzda "Bu konu hakkında hiç konuşuyor musunuz?"
İtalyanca konuş!
Tom, Mary'yle konuşmanı istiyorum.
- Konuşma.
- Konuşmayın.
- Konuşmayınız.
Benimle konuşuyor musun?
Bush Tanrı'nın onunla konuşacağını düşünüyor.
Konuşma!
Sesini alçalt.
Kedilerinle konuşur musun?
Kendi adına konuş.