Examples of using "Indipendente" in a sentence and their turkish translations:
- O kendi hesabına çalışıyor.
- O serbest meslek sahibi.
O serbest meslek sahibi.
Ben daha özgür olmak istiyorum.
O bir bağımsız düşünürdür.
O daha bağımsız olmak istiyor.
O daha bağımsız olmak istiyor.
Tom bağımsız.
Ben çok bağımsızım.
Angola 1975'te bağımsız oldu.
Ailesinden ayrıdır.
Mali açıdan bağımsız oldu.
Tom çok özgür.
- Tom çok bağımsızdı.
- Tom çok başına buyruktu.
Ben bir serbest gazeteciyim.
Ailesinden ekonomik olarak bağımsızdır.
Bangladeş 1971'de bağımsız oldu.
Ekonomik olarak ailemden bağımsızım.
Güney Afrika 1961'de bağımsız oldu.
O, anne ve babasından bağımsız olmak istiyor.
- O ekonomik yönden ebeveynlerinden bağımsız.
- Kendisi maddi yönden anne-babasına bağımlı değil.
Anlaşma Texas'ı bağımsız hale getirdi.
Ergen, gittikçe bağımsızlaşıyor.
Fadıl daha bağımsız olmak istedi.
Kosova artık bağımsız bir ülkedir.
Vatikan bağımsız bir ülkedir.
Amerika İngiltere'den ne zaman bağımsız oldu?
İskoçya bağımsız bir ülke olmalı mı?
Mary güçlü, bağımsız bir kadın.
O bir serbest gazeteci.
2014 yılında İskoçya bağımsız bir devlet olabilir.
2.000 tane vantuzu var ve hepsini bağımsız kullanıyor.
O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.
Demokraside, gazeteciliğin bağımsız olması önemlidir.
Aynı zamanda bağımsız komuta sorumluluğuyla gelişen az sayıdaki kişiden biriydi.
Suchet'e güneydeki Fransız kuvvetlerinin komutasını verdi - çok az kişinin daha uygun olduğu
o Napolyon büyük, bağımsız bir komuta güvenebilirdi