Examples of using "Farete" in a sentence and their turkish translations:
Siz ne yapacaksınız?
- Ne yapacaksın?
- Ne yapacaksınız?
Bunu yapar mısın?
Bu uğurda ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Onu yapar mısın?
- Umarız bunu yapmazsınız.
- Onu yapmayacağınızı umuyoruz.
Ne yapacaksın?
Daha dikkatli sür yoksa kaza yapacaksın.
Çocuğu aptallaştıracaksınız!
Bensiz onu yapamayacaksın.
Onu nasıl yapacaksın?
Yapabildiğiniz her şeyi yapacaksınız.
Bunu yapmayacak mısın?
Yarın ne yapacaksın?
Ne kadar çok katılırsan, o kadar çok geri alırsın.
- Hata yapmayacaksın.
- Hatalar yapmayacaksın.
Bir seyahata gidecek misin?
Bir şey yapmayacak mısın?
Söylediğim gibi yapacaksın.
Hatalar yapacaksın.
Onu yapacaksın.
Cuma günü ne yapacaksın?
Bugün ne yapacaksın?
Onu nasıl yapacaksın?
Bizim için ne yapacaksın?
Bunu yapmayacak mısın?
Neden bunu yapacaksın?
Bu gece ne yapacaksın?
Bana ne yapacağını söyle.
Bu yaz ne yapıyor olacaksın?
Umarım onu yapmayacaksın.
Önümüzdeki pazar günü ne yapıyorsun?
- Onlar için ne yapacaksın?
- Onlara ne yapacaksınız?
- Yavaş çalış, ve hatalar yapma.
- Yavaş çalışırsan, hatalar yapmazsın.
Yılbaşı gecesi için ne yapıyorsun?
Bunun hakkında ne yapacaksın?
Yarın gece ne yapıyor olacaksın?
Sen bize zarar verecek misin?
Sen onlara zarar verecek misin?
Sen bana zarar verecek misin?
- Sen ona zarar verecek misin?
- Onu incitecek misin?
Ne yapacağını bilmek istiyorum.
Benim için kahve yapar mısın?
Onu neden yapmayacaksın?
Ne zaman mola vereceksin?
Bana onu yapacağına söz ver.
Katiyen yapmayacaksın.
Bana fotoğraf albümünü gösterir misin?
Bunu asla yapmayacaksın.
Mezuniyetten sonra ne yapacaksın?
Endişelenmeyin. Onu yaparsınız.
Böyle bir şey yapmayacaksın.
Sanırım bir ehliyet almada çok az zorluk çekiyorsun.
Yılbaşı için özel bir şey yapıyor musunuz?
Paris'e ne zaman yolculuk edeceksiniz?
Yaz tatilin sırasında ne yapacaksın?
Bu kamerayla ne yapacaksın?
Neden istediğimi yapmayacaksın?
Neden istediğim gibi yapmayacaksın?
Neden benim için onu yapmıyorsun?
Ona zarar vermeyeceğine bana söz ver.
Gelecek sefer daha fazla dikkat edeceğini umuyorum.
Bunu rüyalarında bile yapmayacaksın.
Gerekeni yapacağını biliyorum.
Bana Tom'u incitmeyeceğine söz ver.
Sen daha iyi uyursun.
Acele et; yoksa geç kalacaksın.
Sen söylemezsen ben kimseye söylemem.
Sen söylemezsen ben Tom'a söylemem.
Tom'u incitmeyeceğine bize söz ver.
Onlara zarar vermeyeceğine bize söz ver.