Translation of "Effetti" in Turkish

0.380 sec.

Examples of using "Effetti" in a sentence and their turkish translations:

- In effetti, avevi ragione.
- In effetti, tu avevi ragione.

- Aslında haklıydın.
- Bir bakıma, sen haklıydın.
- Bir şekilde, sen haklıydın.

Ha degli effetti sui finanziamenti

düzenleyici odaktaki bu farklılığın

In effetti, tutti sono evitabili.

Lâkin hepsi önlenebilirdi.

Potremmo addirittura dire, in effetti,

Hatta şunu da söyleyebiliriz,

In effetti lei stava mentendo.

Aslında, o yalan söylüyordu.

In effetti, possiamo agire più consapevolmente

Aslında, manipüle edilebilir olduğumuzu

In effetti, mi ci sono abituata

Hatta, bu hisse o kadar çok alışmıştım ki,

La funzione non ha effetti collaterali.

Bu işlevin yan etkileri yoktur.

Questa medicina non ha effetti collaterali.

Bu ilacın hiçbir yan etkisi yoktur.

- Sto per parlare dell'inquinamento e dei suoi effetti.
- Io sto per parlare dell'inquinamento e dei suoi effetti.

Kirlilik ve etkileri hakkında konuşacağım.

Ho studiato gli effetti dell'inciviltà sulle persone.

Kabalığın insanlar üzerindeki etkilerini araştırıyorum.

Questa medicina non ha effetti collaterali dannosi.

Bu ilacın zararlı yan etkileri yok.

E intellettualmente, in effetti, il neoliberalismo è collassato.

Bu doktrin düşünsel olarak çöktü de.

- In realtà è vero.
- In effetti è vero.

İşin aslın bakarsan, o doğrudur.

E poi ci sono gli effetti di secondo ordine,

Ve sonra da ikinci derece etkiler var,

In effetti, è stata usata da George Washington Carver

Hatta George Washington Carver tarafından

Queste scelte ci hanno lasciato due effetti collaterali pericolosi.

Bu seçimler aslında bizi iki tehlikeli yan etkiyle bıraktı.

Penso che la globalizzazione abbia degli effetti negativi e anche positivi.

- Bence küreselleşmenin pozitif olduğu kadar negatif etkileri de var.
- Bence küreselleşmenin olumlu olduğu kadar olumsuz etkileri de var.
- Küreselleşmenin olumlu olduğu kadar olumsuz etkilerinin de olduğunu düşünüyorum.
- Küreselleşmenin pozitif olduğu kadar negatif etkilerinin de olduğunu düşünüyorum.

Io preferisco non prendere medicine, perché ho paura degli effetti collaterali del farmaco.

İlacı tercih etmedim, çünkü ilacın yan etkisinden korkuyorum.

Qualcosa come Guerre Stellari con degli effetti speciali all'ultima moda e una tecnologia all'avangiardia.

Yıldız Savaşları gibi, en iyi özel efektlerle ve son teknolojiyle.

Ciò che succede a livello individuale ha effetti in tutto il mondo e nel tempo.

Dünya genelinde ve zaman içerisinde bireysel seviyede neler oluyor?

Le strade principali di molti villaggi sono state in effetti abbandonate. La ragione principale è l'avanzare di grandi supermercati come Wal-Mart.

Birçok köyün ana caddeleri aslında terk edilmiştir. Temel nedeni Wal-Mart gibi büyük mağazaların ilerlemesidir.