Translation of "Difendere" in Turkish

- Questo posto sarà difficile da difendere.
- Questo luogo sarà difficile da difendere.

Bu yerin savunulması zor olacaktır.

Desiderate difendere le vostre credenze

Kendi inançlarınızı savunmayı mı arzulamalıyız,

Noi siamo pronti a difendere la patria.

Ülkeyi savunmaya hazırız.

- Dobbiamo difendere la nostra libertà a tutti i costi.
- Noi dobbiamo difendere la nostra libertà a tutti i costi.

Ne pahasına olursa olsun özgürlüğümüzü savunmalıyız.

Difendere la propria terra ora è diventato una colpa?

Arazilerini savunmak şimdi bir günah haline mi geldi?

Per difendere Varsavia e perse le grandi battaglie di Eylau e Friedland.

Varşova'yı savunmak için geri çekildi ve Eylau ve Friedland'ın büyük savaşlarını kaçırdı.

Lo zar russo, Nicola II, legato dall'onore di difendere la Serbia, una nazione slava,

Rus Çarı, II. Nicholas, kardeş bir Slav devleti olan Sırbistan'ı korumayı bir onur meselesi olarak gördü ve