Translation of "All'aperto" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "All'aperto" in a sentence and their turkish translations:

- Ero all'aperto.
- Io ero all'aperto.

Dışarıdaydım.

- Fai attività fisica all'aperto.
- Faccia attività fisica all'aperto.
- Fate attività fisica all'aperto.

Açık havada egzersiz yapın.

Oggi dobbiamo dormire all'aperto.

Bugün, dışarıda uyumak zorundayız.

Tom ama stare all'aperto.

Tom açık havayı çok seviyor.

All'aperto, i gelada sono vulnerabili.

Jeladalar açık alanda korunmasız olurlar.

Tom non va molto all'aperto.

Tom çok açık havaya çıkmaz.

Generalmente ai bambini piace giocare all'aperto.

Genelde çocuklar açık havada oynamayı sever.

Il rugby è uno sport all'aperto.

Ragbi bir açık hava oyunudur.

La famiglia sta facendo colazione all'aperto.

Aile dışarıda kahvaltı ediyor.

- Ora, andiamo fuori.
- Ora, andiamo all'aperto.

Şimdi, dışarı çıkalım.

Tom è abituato a lavorare all'aperto.

Tom dışarıda çalışmaya alışıktır.

Nessuno vuole lavorare all'aperto in una giornata fredda.

- Soğuk bir günde kimse dışarıda çalışmak istemez.
- Hiç kimse soğuk bir günde dışarıda çalışmak istemez.

Il ricevimento all'aperto è stato annullato a causa del maltempo.

Kötü hava koşulları nedeniyle, bahçe partisi iptal edildi.

Il concerto all'aperto è stato cancellato a causa della pioggia.

Açık hava konseri yağmur yüzünden iptal oldu.