Translation of "'90" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "'90" in a sentence and their turkish translations:

- Tom pesa oltre 90 chilogrammi.
- Tom pesa oltre 90 kilogrammi.

Tom, 90 kilodan fazla çeker.

- Visse fino all'età di 90 anni.
- Ha vissuto fino all'età di 90 anni.

O, 90 yaşına kadar yaşadı.

Questo accadeva negli anni '90.

Bu 1990lar'daydı.

Il restante 90% cambia carriera,

Diğer yüzde 90 ise kariyer değiştiriyor,

- Gli anni '90 sono iniziati con l'incidente del Golfo.
- Gli anni '90 sono cominciati con l'incidente del Golfo.
- Gli anni '90 iniziarono con l'incidente del Golfo.
- Gli anni '90 cominciarono con l'incidente del Golfo.

1990'lar körfez olayı ile başladı.

Seguito da 90 minuti di yoga.

ve ardından 90 dakika boyunca yoga yapıyorum.

I procioni mangiano il 90% delle nidiate.

Rakunlar yiye yiye yumurtaların yüzde 90'ını bitirir.

Il 90% dei dodicenni guarda porno con regolarità.

12 yaşındaki çocukların %90'ının düzenli olarak porno izlediğini biliyoruz.

Allora, avevamo dedicato a questo argomento 90 minuti,

Bu konu üzerinde 90 dakika harcamıştık

Il 90% delle persone ha scelto il colore caldo.

İnsanların %90'ı ılık tonlu olanı seçti.

Gli uomini raggiungono l'orgasmo il 90 percento delle volte.

Erkekler ise yüzde 90'ında doruğa ulaşıyorlar.

Mio nonno ha 90 anni ed è molto vivace.

Büyükbabam 90 yaşında ve çok canlı.

Una sfera per due persone in titanio spessa 90 millimetri

90 mm kalınlığında iki kişilik titanyum bir katmana sahip,

I leoni catturano il 90% delle prede durante la notte.

Aslanlar, avlarının yüzde 90'ını geceleri öldürür.

Gli anni '90 sono cominciati con la guerra del Golfo.

1990 lar Körfez Savaşı ile başladı.

- L'evaporazione dagli oceani, laghi e fiumi crea il 90% dell'acqua nell'aria.
- L'evaporazione di oceani, laghi e fiumi forma il 90% di tutta l'acqua nell'atmosfera.

Okyanuslar, göller ve nehirlerden buharlaşma, havadaki suyun% 90'ını oluşturur.

Ero un bambino di 8 anni a metà degli anni '90.

1990'ların ortasında sekiz yaşında bir çocuktum.

Di queste, il 90 per cento morirà a causa delle metastasi.

Bunlardan yüzde 90'ı metastaz nedeniyle hastalığa yenik düşecek.

Invece scopre che il 90% degli abitanti di Mosca sono fuggiti.

Ama onun yerine şehir sakinlerinin %90'ın kaçtığını öğrendi

Il 90 per cento di quello che dicono può essere sbagliato, secondo voi.

Sizin nazarınızda dediklerinin yüzde doksanı yanlış olabilir.

Più del 90 % delle visite ad una pagina web provengono da motori di ricerca.

Bir web sayfası ziyaretçilerinin %90'ından daha fazlası arama motorlarındandır.

- La Cina ha 80 o 90 lingue.
- La Cina ha ottanta o novanta lingue.

Çin'de 80 ila 90 dil vardır.

Infatti, durante gli anni '90, gli italiani erano più ricchi degli inglesi e dei francesi.

Aslında, 90'lar boyunca, İtalyanlar, İngilizler ve Fransızlar'dan daha zengindi.

Uno studio ha scoperto che Wikipedia sbaglia nel 90 per cento delle sue voci sulla salute e sulle questioni mediche.

Bir çalışma, Wikipedia'nın sağlık ve tıp konularındaki girdilerinin yüzde 90'ının hatalı olduğunu buldu.

- Mia mamma ha sposato il mio papà negli anni novanta.
- Mia mamma ha sposato il mio papà negli anni '90.

Annem babamla doksanlı yıllarda evlendi.

Il termine 'tango stile milonguero' fu coniato nei primi anni '90 per descrivere il modo di ballare il tango che era prevalente nelle milonghe del centro di Buenos Aires negli anni '50.

1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu.

In un momento in cui la nostra economia è in crescita, le nostre imprese stanno creando posti di lavoro al ritmo più veloce dagli anni '90, e i salari stanno iniziando a salire di nuovo, noi dobbiamo fare delle scelte sul tipo di paese che vogliamo essere.

Ekonomimizin büyüdüğü bir anda bizim işletmelerimiz 1990'lardan beri en hızlı tempoda işler yaratıyorlar ve ücretler tekrar yükselmeye başlıyor, bizim olmak istediğimiz ülke türü hakkında bazı seçimler yapmak zorundayız.