Examples of using "Veszi" in a sentence and their turkish translations:
- Kimse onu almıyor.
- Kimse kanmıyor buna.
- Kimse yutmuyor bunu.
Tom bunu ciddiye alıyor.
Kimse onu ciddiye almıyor.
Dişi, mesajı alıyor.
O, bilgisayarı satın alıyor.
Tehlikeye sokulan bütün yapının
Ona musallat olan iblisleri görmesi zordur.
O, komşusundan ödünç araba alır.
George çalışması hakkında ciddi değildir.
Tekrar insanlara önem veren
Lesotho tamamen Güney Afrika ile çevrilidir.
Bebek çıngırağı ağzına koyuyor.
- Bu araba virajları iyi alıyor.
- Bu otomobilin viraj hakimiyeti güzel.
Şirketi kimin devralacağını düşünüyorsun?
Birçok kültür cinsiyet farkını oluşturmak için
Tomás çalışarak çok fazla zaman harcıyor.
Bu odada garip bir atmosfer ziyaretçiyi çevreliyor.
Tom kendi davranışlarının başkalarını nasıl etkilediğini fark etmiyor.
Sana onu Tom'un yaptığını düşündüren ne?
Fakat daha karanlık gecelerde... ...altıncı bir his devreye giriyor.