Examples of using "Míg" in a sentence and their turkish translations:
Ve nihayetinde...
Onu yapmamı bekliyor musun?
- Yemek yemeği bitirene kadar bekle.
- Yemek yemeği bitirene kadar bekleyin.
ta ki kesmeye götürene kadar.
geiiştirmeyi öğreniyorlar.
Ayı meşgulken...
Ben o gelene kadar bekleyeceğim.
Ben dönünceye kadar burada bekle.
Biz dönünceye kadar burada bekle.
Bu noktaya gelene kadar,
ve arena tezahürat yapan fanlarla dolu.
O sırada Napolyon cevaben fırtına boyutunda hareketlilik gösterdi
Onu ikna etmek biraz zaman aldı.
mavi rengi iştahınızı bastırıyor.
bu görüntüyü bozmak için çabalayacaktır.
ve oğlu ile bir araya getirene kadar
Ben tatildeyken çocuklarımla ilgilenir misin?
Sonuna kadar kalacağım.
Sen gelene kadar eğleniyorduk.
Sen yokken yavru kedinle ilgileneceğim.
Ben dönünceye kadar kımıldama.
Deneyene kadar asla bilmezsin.
Bir yer boşalana kadar beklemeniz gerekiyor.
Nehre gelene kadar bu yolu takip et.
Oynama ve gülüşmeler,
Sıfırdan sosyal değişime öncülük eden insanlardan biri
ama insan yaşamı genellikle 100 yıldan daha az sürer.
Kadın girişimciye ise kaçınmacı bir soru sorulur.
Neler olduğunu anlamam birkaç saniye sürdü.
Tatmin oluncaya kadar devam etmelisin.
Yunus balığı bir memeliyken köpekbalığı bir balıktır.
Onu tanıyıncaya kadar çok zengindim.
Biz meşgulken iki saat daha geçti.
Köpekler havlarken develer yürürler.
Biz muayenenin sonucunu alana kadar bekleyin lütfen.
Lütfen ev ödevimi bitirinceye kadar bekle.
Ve ondan sonra hep mutlu yaşadılar.
Seni tekrar görünceye kadar dakikaları sayıyorum.
Oraya varana kadar durmayacağız.
Adam yaşadığı sürece umar.
Dünya dışı medeniyetlerin yaz aylarında başlamış olması gerekirdi.
Öyle ki bu adeta kişisel ve profesyonel kimliğim hâline geldi,
Havalar daha sıcak oluncaya kadar seyahatimi erteleyeceğim.
Tom dönünceye kadar burada kalmak istiyorum.
Benim hakkımda çok şey biliyorsun, ama ben senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Ölene kadar cezaevinde kalmanı umuyorum.
O, o zengin oluncaya kadar onu görmezden geldi.
aşırı derecede sarı rengine maruz kalmak bebekleri ağlatıyor.
Tek bir yaprağın sindirimi bir ay sürebilir,
ekvator bir taşma noktasına ulaşana kadar büyür ve büyür.
Magdeburg'da kuşatılmış 25.000 Prusyalı Mareşal Ney'e teslim oldu
Kiliseye varana kadar dümdüz git.
Yaşadığım sürece nezaketini asla unutmayacağım.
Onunki geriye doğru eğimli iken onun el yazısı ileri doğru eğimlidir.
Durdum ve arabanın geçmesini bekledim.
Dünya her zamankinden daha fazla birbirine bağlı hale gelirken,
bütün hayatı boyunca taktığı bir bilezik taktım.
Günlük bir organizasyonun ev sahibi ise her şeyin yerli yerinde olmasına odaklanır
Durana kadar otobüsten inme.
O yemek yerken gazete okuma alışkanlığında.
Onlar tatildeyken komşuları onların köpeğine baktı.
Eğer istersen Tom dönünceye kadar burada seninle kalırım.
Kazanmaya başlayıncaya kadar o oyunu sevmedim.
Kazandığından daha fazla harcama.
İş bitene kadar Avustralya’da sıkışıp kaldım.
yönelimci odak ise doğru yöne doğru yüzmemizi sağlamaktadır.
Sanırım bu masa yeni bir tane alana kadar amacına hizmet edecek.
Karım kasabada alışveriş yaparken ben mutfakta etrafı toparladım.
Ben dönünceye kadar burada bekle.
İki çocuk kopartıncaya kadar ipi çektiler.
'Bilgi'nin kafanıza girmesinin yıllar alacağını düşünebilirsiniz.
Diğer türler sadece yanıp söner. Bunlar ise bir dakikaya kadar hiç durmadan parlayabilirler.
Bu sırada İtilaf kuvvetleri Alman Togoland Kolonisini ilhak ederler
Bana her şeyi en başından anlatmadıkça sana güvenmeyeceğim.
Doğru, daha ayakkabılarını giyememişken; yalan, dünyanın öbür ucuna gitmiştir bile.
Odana git ve ben söyleyinceye kadar çıkma!
Sağ tarafı New York'ta iken, Tom'un evinin sol tarafı Connecticut'tadır.
Televizyon ve VHS, sporu ve dramayı salonumuza getirdi.
İstasyona gitmek ne kadar sürer?
Hâlâ yapabiliyorsan dur!
Esaret altındaki hayvanlar uzun, korunaklı, canlı yaşarlar, oysa vahşi halde onlar canlı olarak yenilme tehlikesindedirler.
Ben mağazaya girerken sen neden arabada beklemiyorsun?
Nereye gideceğimizi bana söylemezsen seninle gitmeyeceğim.