Examples of using "Tanulnom" in a sentence and their turkish translations:
Çalışmalıyım.
Çalışmak zorunda mıyım?
- Fransızca öğrenmeliyim.
- Fransızca öğrenmek zorundayım.
- Fransızca öğrenmeliyim.
- Fransızca öğrenmek zorundayım.
Fransızca çalışmalıyım.
Fransızca öğrenmeliyim.
Matematik eğitimi görmeliyim.
Japonca öğrenmeliyim.
Her şeyi öğrenmeliydim.
Japonca öğrenmem gerek.
Niçin Fransızca öğrenmeliyim?
Hâlâ daha fazla öğrenmek zorundayım.
Çalışıyor olmam gerektiğini biliyorum.
Bedeli hesaplamadan, nedenler olmadan
Biraz Fransızca öğrenmeliyim.
Esperanto öğrenmeliyim.
Belki de Almanca öğrenmek zorundayım.
Belki Almanca çalışmalıyım.
Hâlâ öğrenecek çok şeyim var.
Diğer öğrencilere yetişmek için çalışmak zorundaydım.
Üniversiteyi kendi yolumla kazandım. Şimdi bir şampiyon gibi çalışma zamanı.
Bu hayvan, bulunması imkânsız olmayı öğrenmek için milyonlarca yılını harcadı. Ahtapot izlerinin görünüşünü öğrenmem gerekiyordu.