Examples of using "Marival" in a sentence and their turkish translations:
Biz Mary ile tanıştık.
Tom, Mary'yle çalışıyor.
- Tom, Mary ile çalışır.
- Tom, Mary ile çalışıyor.
- Tom, Mary ile birlikte çalışır.
- Tom, Mary ile beraber çalışır.
Tom, Mary ile kart oynadı.
Tom, Mary'yle çıkıyor.
Tom, Mary ile anlaştı.
Tom, Mary ile dövüşüyor.
Tom Mary'yle akşam yemeği yedi.
Tom, Mary'yle buluştu.
- Tom, Mary ile mücadele etti.
- Tom, Mary ile güreş tuttu.
Tom, Mary ile dans etti.
Tom, Mary ile gitti.
Tom, Mary ile geldi.
Tom Mary ile aynı fikirde değildi.
Sanırım Tom, Mary ile çıkardı.
Tom ve Mary ile birlikte olacağım.
Tom, Memphis'te Mary'yle birlikte yaşıyor.
Tom Mary ile fransızca konuştu.
Tom, Mary'yle akşam yemeği yiyor olacak.
Tom dün Mary'yle görüştü.
Tom Mary ile birlikte alışveriş yapmaktan nefret ediyor.
Tom Mary ile tenis oynardı.
Tom, Mary ile iyi geçinir.
Tom uzun zaman Mary'yle çıkmıştı.
Tom, Mary ile her şey üzerinde anlaştı.
- Tom Mary'nin karşısındaki masada oturdu.
- Tom masada Meryem'in karşısına oturdu.
Tom, Mary ile dans etmeliydi.
Tom Mary ile havaalanında tanıştı.
Belki Tom Mary ile alışverişe gitti.
Tom Mary ile yerleri değiştirdi.
Tom bütün sırlarını Mary ile paylaştı.
Tom konu hakkında Mary'ye danıştı.
Tom Mary ile bir noktaya kadar aynı fikirde.
Tom sonsuza dek Mary ile birlikte olmak istedi.
- Tom, Mary ile konuşmalıydı.
- Tom'un Mary ile konuşması gerekirdi.
Tom, Mary ile kalmama izin verdi.
Tom bütün akşam Mary ile dans etti.
Şimdi Tom'un Mary ile birlikte olduğunu umuyorum.
Tom Mary ile hiç tanışmadı.
Tom Meryem'le konuşmaktan korkuyor.
Tom, Mary'yle konuşmak istediğini söylüyor.
Tom hâlâ Mary ile konuşmuyor.
Tom'un Mary ile sörf yapacağını düşündüm.
Tom Mary ile havaalanında buluşacak.
Tom yaklaşık iki saat önce Mary ile gitti.
- Bizim için sürpriz oldu, Tom Mary ile bizim partiye geldi.
- Sürpriz oldu, Tom partimize Mary ile birlikte geldi.
- Şu işe bak ki Tom bizim partiye Mary'yle geldi.
- Bize sürpriz oldu, Tom Mary ile partimize geldi.
Tom'un Mary ile Boston'a gideceğini düşünüyordum.
Tom muhtemelen Mary ile Boston'a gitmeyecek.
Mary ve benim evlendiğimize hâlâ inanamıyorum.
Hen Tom hem de John Mary'yi dansa götürmek istedi.
Tom Mary ile konuşmaktan gerçekten hoşlanıyor gibi görünüyor.
Tom havaalanında Mary ile buluşmayı planlamıyor.
Tom ve ben birkaç dakika Mary ile yalnız konuşmak istiyoruz.
Tom Mary ile olmaktan hoşlandı.
Tom'un Mary'ye o şekilde davranmaya hakkı yoktu.
Tom havaalanında Mary ile buluşmayı planlıyor.
Tom, Mary ile evlenmek istiyor.
Tom'un May'yi görmek için Boston'a gideceğini düşünüyordum.
Tom öğleden sonrayı Mary ile geçirdi.
Mary ile birlikte olmasaydı Tom'u tanımazdım.
Tom, sırtında kendi ulaşamadığı yeri Meryem'e kaşıttı.