Examples of using "Magára" in a sentence and their turkish translations:
Onu yalnız bırakalım.
Tom kendisiyle gurur duyuyor.
Biz Tom'u yalnız bıraktık.
Birden çekiveriyordu.
O, kazağını giydi.
O yalnız kaldı.
Onu yalnız bırakmalıydın.
Tom nihayet kendisi gibi davranıyor.
Tom kendine daha iyi bakmak zorunda kalacak.
Yarası olan gocunur.
- Yalnız olmaya dayanamayan bir erkeğim.
- Yalnız olmaya dayanamayan bir insanım.
O onun kendi hatasıydı.
Eşim kendine çok fazla para harcıyor.
Tom son zamanlarda çok kilo aldı.
Tom onu kişisel algıladı.
Annesi balık avlarken kendi başının çaresine bakması gerek.
Kendine iyi bak!
Tom garsonlardan birinin dikkatini çekmeye çalıştı.
Tom zorla gülümsedi.
Tom odasına gitti ve kapıyı kapadı.
Tom, çalışma odasına girip kapıyı kilitledi.
Yaz bu yıl yavaş geliyor.
Denizde yüzerken dikkatli olmalısın.
- Saatlerdir seni bekliyorum.
- Saatlerdir sizi bekliyordum.