Translation of "Jobban" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Jobban" in a sentence and their turkish translations:

- Jobban vagyok.
- Jobban érzem magam.

Daha iyi hissediyorum.

- Jobban fogod magad érezni.
- Jobban leszel.

Sen daha iyi hissedeceksin.

- Jobban szeretek kerékpározni.
- Jobban szeretek biciklizni.

Ben bisiklete binmeyi tercih ederim.

- Ki énekel jobban?
- Kik énekelnek jobban?

Kim daha iyi şarkı söylüyor?

Jobban vagyok.

Ben daha iyiyim.

Jobban vagy?

Daha iyi hissediyor musun?

Jobban tudják.

Onlar daha iyi biliyorlar.

Jobban tudod.

Sen daha iyi bilirsin.

Jobban játszottunk.

Biz daha iyi oynadık.

- Lassan jobban érzem magam.
- Nemsokára jobban leszek.
- Kezdem jobban érezni magam.

Daha iyi hissetmeye başlıyorum.

- Jobban kell vigyáznod magadra.
- Jobban kell ügyelned magadra.

Kendine daha iyi bakmalısın.

- Napról napra jobban leszek.
- Napról napra jobban vagyok.

Ben günbegün iyileşiyorum.

Jobban kellene tudnod.

Daha iyi bilmelisin.

Tom jobban van.

- Tom daha da iyileşiyor.
- Tom iyileşiyor.
- Tom'da ilerleme var.

Jobban érzed magad?

Daha iyi hissediyor musun?

Mindennél jobban szeretlek.

Seni her şeyden çok seviyorum.

Jobban van Tom?

Tom iyileşiyor mu?

Jobban kell teljesítenünk.

Daha iyi yapmak zorundayız.

Ennél jobban tudod.

Bundan daha iyi biliyorsun.

Jobban kell tanulnod.

Daha sıkı çalışmak zorundasın.

Tomit jobban szeretem.

Tom'u daha çok seviyorum.

Tomi jobban tudja.

Tom daha iyi biliyor.

Melyiket szeretnéd jobban?

Hangisini tercih edersiniz?

Kit szeretsz jobban?

En çok kimi seviyorsun?

Jobban vagy már?

Şimdi daha iyi misin?

Tomi jobban tudta.

Tom daha iyi biliyordu.

Tomi jobban iparkodik.

Tom daha çok çabalar.

Jobban fogom csinálni.

Daha iyi yapacağım.

Jobban akarok játszani.

Daha iyi oynamak istiyorum.

Sokkal jobban vagyok.

Çok daha iyi hissediyorum.

Anya jobban van.

Annem daha iyi hissediyor.

Melyiket szereted jobban?

Hangisini daha çok seviyorsunuz?

Annál jobban átérezzük fájdalmukat.

ve o kadar çok acılarını hissederiz.

Papíron, természetesen, jobban voltam:

Kağıt üzerinde daha iyiydim tabii ki:

Kezdtem jobban érezni magam.

gerçekten de daha iyi hissetmeye başladım.

Jobban mondva, annyira hozzászoktam,

Hatta, bu hisse o kadar çok alışmıştım ki,

Sokkal jobban működik az,

Ve bu insanları daha fazla memnun etti,

Sokkal jobban nézel ki.

Çok daha iyi görünüyorsun.

Jobban szeretem az ásványvizet.

Maden suyunu tercih ederim.

Jobban szereted a kávét.

Sen kahveyi tercih edersin.

Jobban kellett volna tudnom.

Daha iyi bilmeliydim.

Senki sem csinálja jobban.

Kimse bunu daha iyi yapamaz.

Már sokkal jobban vagyok.

Çok daha iyi hissediyorum.

Én így jobban szeretem.

Onu bu şekilde tercih ederim.

A sötétvöröset jobban szeretem.

Koyu kırmızıyı daha çok severim.

Most jobban érzem magam.

Eskisinden daha iyi hissediyorum.

Úgy érzem, jobban vagyok.

Sanırım daha iyi hissediyorum.

Jobban szeretek franciául írni.

Fransızca yazmayı tercih ederim.

Sokkal jobban érzem magam.

Daha iyi hissediyorum.

Tom sosem lett jobban.

Tom hiç iyileşmedi.

Jobban teszem, ha megyek.

Gitsem iyi olur.

Már jobban érzem magam.

Şimdiden kendimi daha iyi hissediyorum.

Jobban oda kell figyelned.

Daha fazla konsantre olmalısın.

Jobban fel kéne öltöznöm.

Daha fazla giysi giymeliyim.

Mindig Tomit szerettem jobban.

Ben her zaman Tom'u daha çok sevdim.

Jobban szeretek egyedül dolgozni.

- Tek başıma çalışmayı tercih ederim.
- Yalnız çalışmayı tercih ederim.

Jobban szeretem a kutyákat.

Köpekleri tercih ederim.

Jobban megy az üzlet.

İş gelişti.

Nem érzed magad jobban?

Daha iyi hissetmiyor musun?

Melyik színt szereted jobban?

Hangi rengi tercih edersiniz?

Remélem, hamarosan jobban leszel.

Yakında daha iyi hissedeceğini umuyorum.

Jobban is megcsinálhattam volna.

Bunu daha iyi yapabilirdim.

Jobban tennéd, ha hazamennél.

Eve gitsen iyi olur.

Jobban szeretem a feketét.

Ben siyah olanını tercih ederim.

Percről percre jobban van.

O, azar azar iyileşiyor.

Jobban szeretem a kávét.

- Kahve tercih ederim.
- Kahveyi tercih ederim.

Remélem, holnap jobban leszel.

İnşallah yarın daha iyi hissedersiniz.

Szoríts magadhoz jobban, Tomi.

Bana daha yakın sarıl, Tom.

Neked jobban kellene tudnod.

Daha iyi bilmen gerekiyor.

Jobban kellett volna összpontosítanunk.

Daha odaklanmış olmalıydık.

- Jobban ismerem őt, mint mindenki más.
- Mindenki másnál jobban ismerem őt.

Onu herhangi birinden daha iyi tanıyorum.

- Jobban szereted a fivéremet, mint engem?
- Jobban szereted a bátyámat, mint engem?
- Jobban szereted az öcsémet, mint engem?

Erkek kardeşimi benden fazla mı seviyorsun?

- A 23-as jobban áll rajtad.
- A 23-as jobban áll önön.

23 size daha iyi uyar.

Magasabbak vagyunk, jobban nézünk ki?

Daha uzun, daha mı yakışıklıyız?

én lassítva jobban érzem magam.

ben daha yavaş bir şeyle iyiyim.

évek óta egyre jobban terjed.

bunun gibi şiddet olayları yıllardır giderek artıyor.

Phil ezt nálam jobban tudja,

ve Phil benden daha iyi bilir

Sötétben pedig sokkal, sokkal jobban.

Karanlıktaysa... ...çok, çok daha iyi görürler.

Talán. Jobban csábítana a siker.

Muhtemelen. Başarı sarhoşu.

Hogy jobban lássuk a részleteket.

detayları görmek için büyüttük.

A következmény: jobban érezzük magunkat,

Bunun sonucunda, değerlerinizle uyuşan bir şekilde

Próbáld meg legközelebb jobban csinálni!

Bir daha ki sefer daha iyi yapmaya çalışın.

- Nemsokára meggyógyulsz.
- Hamarosan jobban leszel.

Yakında iyileşirsin.

Jobban szeretlek, mint te engem.

Ben seni senin beni sevdiğinden daha çok seviyorum.

Az apám újra jobban van.

Babam tekrar iyileşti.

Jobban tudok főzni, mint teniszezni.

Tenis oynamaktan daha iyi yemek pişirebilirim.

Nekem jobban tetszik a fekete.

Ben siyahı tercih ederim.

Tom jobban teniszezik, mint én.

Tom benden daha iyi tenis oynar.

Jobban beszél angolul, mint én.

- O benden daha iyi İngilizce konuşuyor.
- Benden daha iyi İngilizce konuşur.
- Benden iyi İngilizce konuşuyor.

Nem is tudnék jobban egyetérteni.

Artık aynı fikirde değilim.

Smink nélkül jobban nézel ki.

- Sen makyaj olmadan daha iyi görünüyorsun.
- Makyajsız daha iyi görünüyorsun.

Remélem, Tom hamarosan jobban lesz.

Tom'un yakında iyileşeceğini umuyorum.

Már kezdem jobban érezni magamat.

İyileşmeye başlıyorum zaten.

Jobban el kellett volna magyaráznom.

Onu daha iyi açıklamalıydım.

Jobban oda kellett volna figyelnem.

Daha çok dikkat etmeliydim.

Jobban ismeritek őt, mint én.

- Onu benim tanıdığımdan daha iyi tanırsın.
- Onu benim tanıdığımdan daha iyi tanırsınız.