Examples of using "Pulóvert" in a sentence and their turkish translations:
O, yünden bir kazak giyiyor.
O, kazağını giydi.
Benim için bir kazak örer misin?
Doğum günümde ondan bir kazak aldım.
Tom bir kazak giydi.
Tom bir kaşmir kazak aldı.
O üşütmemek için bir kazak giydi.
Mary, doğum günü için Tom'a bir kazak ördü.
Ona bir kazak örmek için günler harcadı.
O, ona bir kazak satın aldı, ama o renginden nefret etti.
Bu kazağı deneyin.
Bu süre zarfında eğer üşüyorsan sadece bir kazak giy.
Bu kazağı giyin.
Hava soğuk; neden bir kazak giymiyorsun?