Examples of using "Kiábrándító" in a sentence and their turkish translations:
Bu hayal kırıklığına uğratıcı.
O hayal kırıklığına uğratıcı.
Onun yeni filmi hayal kırıklığına uğratıcıdır.
- Bu son derece umut kırıcı olurdu.
- Bu son derece hayal kırıklığna uğratıcı olurdu.
O telefon konuşmalarının belirsizliği beni hayal kırıklığına uğrattı.