Translation of "Kanadai" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Kanadai" in a sentence and their turkish translations:

Kanadai.

O Kanadalıdır.

- Tomi nem kanadai.
- Tom nem kanadai.

Tom Kanadalı değil.

Tom kanadai.

Tom Kanadalı.

Kanadai vagy?

Sen Kanadalı mısın?

Kanadai vagyok.

- Ben Kanadalıyım.
- Kanadalıyım.

Tom kanadai?

Tom Kanadalı mı?

- Nem vagyok kanadai.
- Én nem vagyok kanadai.

Kanadalı değilim.

Ez kanadai pénz?

Bu Kanadalı parası mı?

Nincsenek kanadai barátaim.

Hiç Kanadalı arkadaşım yok.

Nem vagyok kanadai.

- Kanadalı değilim.
- Ben Kanadalı değilim.

Tom felesége kanadai.

Tom'un karısı Kanadalıdır.

Tom tipikus kanadai.

Tom tipik bir Kanadalı.

Tom nem kanadai.

Tom bir Kanadalı değil.

Evangeline Lilly kanadai.

Evangeline Lilly, Kanadalıdır.

- Még csak nem is vagyok kanadai.
- Én nem vagyok kanadai.

Kanadalı değilim ki.

Én nem vagyok kanadai.

Ben bir Kanadalı değilim.

Azt gondoltam, Tom kanadai.

Tom'un Kanadalı olduğunu düşündüm.

Te nem vagy kanadai.

- Sen Kanadalı değilsin.
- Kanadalı değilsiniz.

Én is kanadai vagyok.

Ben de Kanadalıyım.

Van egy kanadai barátom.

Kanadalı bir arkadaşım var.

Ez egy régi kanadai szokás.

O eski bir Kanada geleneğidir.

A legtöbb utas kanadai volt.

Yolcuların çoğu Kanadalıydılar.

Egy kanadai ezt sosem mondaná.

- Hiçbir Kanadalı asla öyle söylemezdi.
- Hiçbir Kanadalı bunu söylemezdi.

Tom és Mary is kanadai.

Hem Tom hem de Mary Kanadalı.

Nem vagyok kanadai. Japán vagyok.

Kanadalı değilim. Japonum.

Tamás egy kanadai cégnél dolgozik.

Tom Kanadalı bir şirket için çalışıyor.

Ki a kedvenc kanadai zenészed?

En sevdiğiniz Kanadalı müzisyen kim?

Ki a kedvenc kanadai énekesed?

En sevdiğiniz Kanadalı şarkıcı kimdir?

Ki a kedvenc kanadai szerződ?

En sevdiğiniz Kanadalı yazar kimdir?

- Te vagy az egyetlen kanadai az iskolánkban.
- Az iskolánk egyetlen kanadai diákja vagy.

Sen okulumuzdaki tek Kanadalısın.

Patty befejezte az írást kanadai barátainak.

Patty Kanada'da arkadaşlarına yazmayı bitirdi.

Múlt áprilisban tettem egy kanadai körutazást.

Geçen nisan ayında Kanada genelinde bir gezi yaptım.

Mindig azt gondoltam, hogy kanadai vagy.

Ben her zaman senin bir Kanadalı olduğunu düşündüm.

Tom azt mondta, hogy Mary kanadai.

Tom, Mary'nin Kanadalı olduğunu söyledi.

Azt mondjátok, hogy Tom nem kanadai?

Tom'un Kanadalı olmadığını mı söylüyorsun?

Tom nem tudja, hogy kanadai vagyok.

- Tom Kanadalı olduğumu bilmiyor.
- Tom benim Kanadalı olduğumu bilmiyor.

Tomi nem tudja, hogy Manyi kanadai.

Tom, Mary'nin bir Kanadalı olduğunu bilmiyordu.

Én nem vagyok amerikai. Én kanadai vagyok.

Ben Amerikalı değilim. Ben Kanadalıyım.

Nem te vagy itt az egyetlen kanadai.

Buradaki tek Kanadalı sen değilsin.

Ő a kanadai kormány egy hivatalos képviselője.

O, Kanada hükümetinin akredite temsilcisidir.

A szépségápolási cikkeket kanadai sertéseken tesztelték le.

Güzellik ürünlerini Kanada domuzları üzerinde test ettiler.

Tomi nem tudja, hogy Mari nem kanadai.

Tom, Mary'nin Kanadalı olmadığını bilmiyor.

- Kanada első himnuszát franciául írták.
- A kanadai himnusz szövege először francia volt.

Kanada milli marşının metni önce Fransızca olarak yazıldı.